1998 yılın klasikleşmiş korku oyunu Resident Evil 2, “remake” etiketine yakışır bir şekilde öne çıkıyor. Oyunun daha ilk birkaç saniyesinde bile tüylerinizi diken diken eden sahnelerle karşılaşıyorsunuz. Leon ve Claire’in hikayelerine ayrı ayrı daldığımız ve yaklaşık 12 saatte tamamlanan oyunda amacımız hayatta kalmak. Leon ve Claire’in hikayeleri farklı birkaç bulmaca dışında hemen hemen aynı şekilde ilerliyor.
Tabii her ikisinin hissettikleri ve yolları farklı, bu da tekrar oyananabilirlik süresini uzatıyor. Claire ağabeyini ararken, Leon olayların ardında neyin olduğunu çözmeye çalışıyor. Hikayemiz Racoon City’nin yakınlarında bir gaz istasyonunda başlıyor. Zombiler etrafımızı çevirince kendimizi şehre atıyoruz ancak ortalık çoktan kan gölüne dönmüş bile. Leon Kennedy, daha genç ve tedbirliyken Claire Redfield, daha korkusuz ve acımasız bir kişiliğe sahip. Malum, daha gencecik bir Leon ile karşı karşıyayız.
Her iki karakter de kendi yollarında çok iyi tasarlanmış olsa da başka oynanabilir karakterlerle de karşılaşıyoruz. Orjinal oyunu oynayanlar yolumuzun Racoon Şehri Polis Departmanına düştüğünü biliyordur. Eski oyundan farklı olarak grafik anlamında her şey mükemmel görünüyor. Zombi modellemeleri, boss savaşları, karanlık koridorlar, gizemli bulmacalar derken remake noktasında her şey muazzam. Gecenin ardında saklanan korkutucu yaratıklar, kimi zaman kafalarına yedikleri tek kurşunla ölmüyor ve tekrar canlanabiliyorlar bile.
Yani tam olarak neyin, ne zaman gerçekleşeceği belli olmayan bir hayatta kalma oyunundayız ve bu da heyecan seviyesini bayağı arttırıyor. Oyunda ilerledikçe geliştirilebilen silah sistemiyle karşılaşıyoruz. Tabii oyunun zorluk derecesine göre deneyim noktası da değişiyor. Aleve verdiğimiz zombiler ayaklanıp üzerimize gelmeye başladığında, kaçaçack delik bulmak bazen gerçekten zor.
Eski oyundaki gibi kayıt sistemi belli bölgelerde bulduğumuz daktilolardan yapılıyor. Oyunda ayrıca açılabilir modlar mevcut: 4th Survivor ve Tofu Survivor. Her iki modun da kendisine göre zorlukları var. Oyunun güzelliği farkında olmadan kendinizi hız yarışına sokmanız. Kısa olması, tekrar oyananabilirliği azaltmıyor. Aksine, bir sonraki oynanışta kaç saatte bitirebileceğiniz konusunda sizi kendinizle yarıştırıyor. Zombi avlamaktan hoşlanıyorsanız aradığınız oyun belli.
