Metaverse ile birlikte sanal gerçeklik kavramı iyice konuşulur hale geldi. Uzun bir süredir herkes bu teknolojinin oyun ve eğlence dünyasının yeni vazgeçilmezi olmasını bekliyor. Oculus, HTC Vive gibi ürünler sanal gerçeklik furyasını geniş kitlelerle buluşturmaya çalışıyor. Sony de bu trene erken atlayanlardan biri olarak aslında sektörün önemli bir belirleyicisi. Çünkü PlayStation 4 döneminde çıkan PSVR başlığı 5 milyonu üzerinde satış rakamını geçti. PSVR 2 bakalım bu başarıyı geçebilecek mi? Gerçekten niş kabul edilen bir alan için takdir edilesi bir rakam…
PSVR ile Sony’nin ikinci randevu
PlayStation 5 ile kullanıcılar Sony’nin ne yapacağını merak ediyordu. Kimilerine göre Vita gibi PSVR rafa kalkacaktı. Çünkü Ken Kutaragi gibi orijinal PlayStation’ın mimarlarından biri de böyle düşünüyordu: “Bu tarz başlıkları çok sıkıcı buluyorum. Gerçekliği, Avatar ile değiştirmeyi cazip bulmuyorum.” Ancak Sony, eski tasarımcısına katılmadı. Kutaragi gibi düşünenler yanıldı. Çünkü Sony, ilk olarak PSVR’ı yeni konsollarda kullanmak isteyenler için bir ara çözüm geliştirdi. Ardından da PSVR 2’yi açıkladı.
Tatmin eden teknik değerler
Teknik olarak sıçrama yaşayan PSVR 2’nin bilinen özelliklerine bakalım. Öncelikle başlık, HDR destekli 2 adet OLED ekrandan oluşuyor. Bildiğiniz gibi sanal gerçeklik başlıklarında, ekranlar iki göze iki farklı sinyal göndererek üç boyut illüzyonu yaratıyor. Bu ekranların her biri 2000 x 2040 çözünürlüğe sahip. Bu oldukça iddialı bir rakam zira orijinal PSVR iki göz için toplan 1920 x 1080 çözünürlük sağlıyordu. PPI dediğimiz piksel yoğunluğu da oldukça tatminkar gözüküyor. Orijinal başlık 386PPI iken PSVR 2 tam 800PPI’a çıkmış durumda. Başlığı taktığımızda ise 110 derecelik bir görüş açısı elde edeceğiz. Bu da son derece yeterli. 100 derece ve altına indiğimizde başlığın sınırlarını fark etmeye başlıyoruz. Sonuçta şnorkel takmış gibi hissediyoruz ve işin büyüsü bozulabiliyor. Ancak Sony, bu konuda dersini çalışmış.
Bir iyi bir kötü haber…
Özelliklere devam ettiğimizde bir iyi bir de kötü haberimiz var. Kötü haberimiz başlığın kablo ile konsola bağlanacak olması. Sony, yüksek veri akışını ideal düzeyde tutmak için bu kararı aldığını söylüyor. Ancak bana kalırsa işin maliyet kısmı ağır basıyor. Çünkü kablosuz bir teknoloji için yüksek maliyetli donanım kullanmak gerekiyor. Sony, rekabetçi bir fiyat için bence bu yola girmiyor. Fakat satışların iyi gitmesi durumunda belki daha güncel bir model karşımıza çıkar. İyi habere geldiğimizde ise artık konum takibi için kameraya ihtiyaç duyulmaması. Takip sistemi başlığın içinde geliyor. Kamera kullanan sanal gerçeklik başlıklarında mutlaka bir takip sorunu, sinyal kaybı oluyor. Sony bu açıdan kullanıcıları daha özgür hale getiriyor. Başlıkta ve kumandalarda ise DualSense 5 ile tanıdığımız Haptic teknolojileri farklı bir deneyim yaşayacağız. Detaylar belli olmasa da efektlerin çok daha net hissedileceğini düşünüyorum.
Özgün ve zengin kütüphane
Sanal gerçeklik kullanıcıları aslında teknik özelliklerden ziyade oyun kütüphanesine önem veriyor. Sony, bu konuda önceki nesilde de iyi bir performans ortaya koydu. Örneğin bu yazıda Iron Man’in özel sanal gerçeklik oyunu yazımı okuyabilirsiniz. Daha şimdiden PSVR 2 için Horizon Call of the Wild oyunu duyuruldu. Ünlü Horizon Zero Dawn evreninde sanal gerçeklik için geliştirilen oyun elbette konsola özel. Bunun dışında indie oyun desteği de geleceğini düşünüyorum. Dolayısıyla sayıca çok, nitelikli oyunlar kütüphanede yerini alacaktır. Umarım Sony, işlemci krizi, küresel tedarik zinciri sorunları ile boğuşmaz ve doğru fiyatlandırma yapar. Aksi halde oyun deneyimini kökten değiştirme potansiyeli olan bir donanımı baştan kaybederiz.