Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 423

    Sıvı soğutma sistemli OnePlus 11 ve Oppo Air Glass 2 ile tanışın

    0

    200 ülkeden 2 bini aşkın firmanın katıldığı ve ziyaretçi sayısı 80 bini geride bırakan Mobile World Congress’te Oppo dikkat çekici ürünler sundu…

    Konsept cihaz olarak görücüye çıkan OnePlus 11, “Active CryoFlux” olarak isimlendirilen özel sıvı soğutma sistemi ile geliyor. Arka yüzünde saydam malzeme bulunan modelde kasanın orta kısmındaki çizgilerde Active CryoFlux teknolojisine işaret eden borucuklar görülebiliyor.

    Aydınlatmalı borucuklar, akıllı telefonu bir tür uzay üssü gibi gösterirken oyun sırasında yüksek profilli soğutma sağlanıyor. İyi bir gaming telefon hamlesi olduğuna şüphe yok, umarız seri üretime geçilir.

    Oppo, MWC’de amiral gemisi akıllı telefon duyurmadı, ancak akıllı cihazlarıyla dikkat çekmesi bildi. Bu kapsamda geliştirilen Oppo Air Glass 2, görüş alanını veya çevrelerindeki dünya algısını engellemeden bilgileri yansıtmayı esas alan mikroLED ekranlı bir akıllı gözlük. İnovatif bir ürün olduğu aşikar…

    “Hız” bu seneki Mobil Dünya Kongresi’nin öne çıkan temasıydı, aynı zamanda ‘mobil’ kelimesi ile özdeşleşen akıllı telefonlar, tabletler, akıllı saatler ve kablosuz kulaklıklarla bizleri karşılamadı dev etkinlik. Fuarda geçen yıl olduğu gibi bu yıl da notebook’ların ve çeşitli servislerin gövde gösterisi dikkat çekti.
    Elektrikli otomobiller, yapay zeka, sanal gerçeklik ve FinTech gibi diğer teknolojileri de bolca gözlemledik.

    Darbelere Dayanıklı Laptoplar

    Uzun süre ‘dayanacak’ şekilde üretilen iddialı laptopları sıraladık…

    Dayanıklı laptoplar, genel itibarıyla spesifik ihtiyaçları karşılar. Uzun süre ‘dayanacak’ şekilde üretilirler. Bu sayede sorunsuz kullanım vadederler. Üretim aşamaları nispeten detaylıdır. Gelin şimdi dayanıklı laptoplara dair öne çıkan modellere yakından bakalım.

    ASUS Zenbook 14X OLED

    İşlemci: Intel Core i7-12700H | Grafikler: Intel Iris Xe Graphics| RAM: 16 GB | Ekran: 14 inç 2880 x 1800 | Depolama: 1TB PCIe| Windows 11 |

    Artılar-eksiler

    • Sağlam tasarım
    • Çok iyi donanım
    • OLED ekran

    ‘Tank gibi’ bir alternatif vadeden ASUS Zenbook 14X OLED, genel itibarıyla iddialı donanım argümanları sunuyor. Üstelik şık ve hafif tasarımla geliyor. OLED ekranlı model, zorlu şartlara uyum sağlayıp dijital dünyaya uzun süre bağlı kalmanızı mümkün kılıyor.

    Daha fazla detay ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

    LENOVO IdeaPad1

    İşlemci: AMD Ryzen5-7520U | Grafikler: AMD Radeon 610M Graphics| RAM: 8 GB | Ekran: 15.6 inç 1920 x 1080 | Depolama: 512 GB SSD | Windows 11 |

    Artılar-eksiler

    • İnovatif özellikler
    • Güçlü donanım
    • Fiyat
    • Uzun şarj dayanıklılığı

    İlk bakışta LENOVO IdeaPad1‘in normal bir dizüstü bilgisayar olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak, iyice yaklaşırsanız göründüğünden daha fazlası olduğuna tanıklık edersiniz. İddialı donanım özellikleri ile tüm beklentileri karşılayan model, mütevazı fiyatıyla da dikkat çekiyor.

    Daha fazla detay ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

     

    LENOVO Legion 5 Pro

    İşlemci: AMD Ryzen 7 5800H | Grafikler: 8GB RTX 3070| RAM: 32 GB | Ekran: 16 inç 2560 x 1600 | Depolama: 1 TB SSD | Windows 11 |

    Artılar-eksiler

    • Çok güçlü donanım
    • Sınıf ekran
    • Dayanıklı tasarım
    • Oyun için de ideal

    LENOVO Legion 5 Pro, tüm zamanların en güçlü Windows 11 laptoplarından biri. Kolayca taşınabiliyor. Pil ömrü gayet iyi. Sıra dışı donanım özelliklerini sade bir tasarımla buluşturan model, sorunsuz kullanım vadediyor.

    Daha fazla detay ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

    CASPER Excalibur G900.1160-BV60A-B

    İşlemci: Intel Core i7-11600H | Grafikler: 6 GB RTX3060| RAM: 16 GB | Ekran: 15.6 inç 1920 x 1080 | Depolama: 500GB NVMe SSD | Windows 11 |

    Siyah rengi ve gaming esaslı detayları ile çarpıcı bir alternatif sunan CASPER Excalibur G900.1160-BV60A-B, gücün size en yakın hali. Bu sofistike modelde yüksek segmentli donanım argümanlarını kullanışlı bir klavye-touchpad mouse kombinasyonu ile deneyimliyorsunuz. Şarj dayanıklılığı ve güçlü ekranı da öne çıkanlar arasında.

    Daha fazla detay ve satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

    Getac B360

    İşlemci: Intel Core i5 | Grafikler: Intel Iris Xe | RAM: 8 GB | Ekran: 13.3 inç Full HD | Depolama: 256 GB SSD | Windows 11 |

    Artılar-eksiler

    • İyi performans
    • Değiştirilebilir pil
    • Ekran
    • Sağlam tasarım

    Getac B360, nispeten kompakt bir pakette tam koruma, iç ve dış mekanlarda çalışan bir ekran, çalışırken değiştirilebilir piller ve sınıfının en iddialıları arasında gösterilen garanti özellikleri sağlıyor. Sağlam dizüstü bilgisayarlar arasında ilk sıralarda konumlanan modelin bir Hulk olmadığını belirtelim, ancak parlak tam dokunmatik ekranı, güvenli bağlantı noktası kapakları ve pillerinin değiştirilebilir özelliği ile gerçek bir yardımcı. Dokunmatik ve üründe muhafaza edilebilir ekran kalemi ile beraber satılıyor.

     

    Newtech

    Dijital kanalların kullanımı yüzde 26 arttı

    SmartMessage’ın bankacılık, sigorta, perakende ve otomotiv gibi çok sayıda sektörden derlediği verilere göre özellikle e-posta kanalında önceki yıla göre yüzde 40’lık bir artış görülüyor.

    SMS gönderimlerinde yüzde 26’lık bir yükseliş gözlemlenirken, MMS kanalındaki aktivitelerin 2021 seviyesinde kaldığı belirtiliyor. Markalar özellikle pandemi ile dijital kullanım alışkanlıkları gelişen son kullanıcılara çok kanallı stratejilerle ulaşmaya gayret ediyor. Dijital kanalların kullanımı 2022’de yüzde 26 artarken, gönderimlerde ulaşım oranı olarak yüzde 97 ile e-posta başı çekiyor.

    İş dünyasında özellikle okulların açılmasıyla başlayan sonbahar dönemi genel olarak birçok sektörün hareketlilik yaşadığı sezon olarak biliniyor. SmartMessage’ın verilerine göre de özellikle 2021’in son çeyreği son kullanıcı ve müşterilerle yapılan iletişimlerde en faal dönem oldu. Gönderimlerin yüzde 31’i bu dönem gerçekleşirken, tüm yıl boyunca en hareketli ay Aralık olarak kayıtlara geçti. Tüm kanallarda en çok gönderim olan Aralık’ı Nisan, Eylül ve Kasım ayları izledi. E-posta ve SMS kanallarında en az iletişimin olduğu ay Ocak olurken, SMS için Mayıs ve Temmuz en az hareketliliğin olduğu aylar arasında yer aldı.

    Kurumların bildirim ve kampanyalar için özellikle Perşembe gününü tercih ettiği yine SmartMessage’ın verilerinde karşımıza çıkıyor. Yüzde 26 paya sahip olan Perşembe gününü yüzde 18 ile Pazartesi ve Cuma izliyor. Hafta sonu ve özellikle Pazar günü en az marka iletişiminin olduğu zaman dilimi olarak görülüyor. SMS ve MMS kanallarında hafta içi tüm günlere yayılan dengeli bir dağılım gözlemlenirken, e-posta kanalında Perşembe günü diğer günlerin ortalamasının bir buçuk katına yakın bir hareketliliğe sahip.

     

    Deprem mağduru çocuklara online doktor desteği

    Son zamanlarda ülkemizde art arda yaşanan depremler, birçok insanı etkiledi ve hayatını kaybetmesine neden oldu. Ancak, depremin en fazla etkilediği gruplardan biri de çocuklar oldu. Bu durumda, çocukların psikolojik ve fiziksel sağlığına yönelik desteklerin sunulması oldukça önemli hale geldi. İşte tam da bu noktada, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Görkem Astarcıoğlu, depremden etkilenen çocuklar ve ailelere yardımcı olmak için “Destek Masası” adlı bir proje başlattı. Bu projede, deprem mağduru çocuklara online doktor desteği hizmeti veriliyor.

    Çocuk online doktor
    Çocuk online doktor

    Depremden etkilenen afetzedelere ücretsiz destek

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Görkem Astarcıoğlu, depremde etkilenen çocuklar ve ailelerine yardımcı olmak için “Destek Masası” kurdu. Bu proje sayesinde, sağlık merkezlerine erişimi olmayan veya meşgul etmeye gerek olmayan sorunları olan afetzedeler, online olarak gönüllü olan hekimlerle buluşabiliyor. Uygulamaya erişmek isteyenler, destek.hekimanne.com.tr adresini ziyaret edebilir veya BabyStar mobil uygulamasını indirebilirler.

    Projenin amacı, depremden etkilenen ailelere ve çocuklara sağlık hizmetlerine erişim konusunda yardımcı olmak. Sağlık merkezlerine erişimi olmayan veya Sağlık Merkezlerini meşgul etmeye gerek olmayan, yalnızca basit yönlendirmelerle giderilebilecek sorunlarınızın çözümü için gönüllü olan hekimlerle buluşmak isteyen tüm afetzedeler bu uygulamadan yararlanabiliyor. Bu projeye katılan doktorlar, deprem sonrası çocukların karşılaştıkları sağlık sorunlarına yönelik olarak soruları yanıtlıyor ve tedavi konusunda önerilerde bulunuyorlar.

    Deprem gibi afetlerde mağdurların yardımına koşan bu proje, sağlık sektöründe yenilikçi çözümler sunmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor. Dr. Astarcıoğlu ve tüm gönüllü doktorlara, çocukların sağlığına verdiği önemden dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bu tür projelerin yaygınlaşması ve daha fazla insanın faydalanması umuduyla bu uygulamayı herkese duyurmanızı rica ediyorum.

    Deprem çocukları nasıl etkiledi?

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm.  Dr. Görkem Astarcıoğlu
    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Dr. Görkem Astarcıoğlu

     

    Ülkemizde son yaşanan depremler, başta çocuklar olmak üzere hepimizin hayatını derinden etkiledi. Depremi yaşayan çocuklar; artçı sarsıntılarla birlikte korku, panik, kaygı ve bir çok olumsuz duyguyu aynı anda yaşıyorlar . Deprem nedeniyle çevrede oluşan yıkıntılar, hasarlı binalar ise çocukların sağlığını ve güvenliği tehdit ediyor.

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Görkem Astarcıoğlu, “Deprem sonrası, çocukların psikolojik sorunlarında artış gözlemliyoruz. Deprem, çocuklarda korku, endişe, stres, travma gibi duygusal problemlere neden olabiliyor. Deprem sonrası çocuklar, kaygı ve korku içinde yaşayabilir, uyku sorunları yaşayabilir, normalden daha sinirli ve gergin olabilirler. Ayrıca, deprem sonrası yaşanan evsizlik, yoksulluk ve kayıplar, çocukların okul başarısını da olumsuz etkileyebilir.  Deprem nedeniyle binaların yıkılması, çevredeki kirlilik ve çöp yığınları, insanların açık alanlarda kamp yapması gibi nedenlerle salgın hastalık riski artar. Bu durum, özellikle çocuklar için büyük bir tehlike oluşturabilir.” şeklinde uyarılarda bulunuyor.

    Salgın hastalıklara dikkat! 

    Bu süreçte çocuklar, aileleriyle birlikte geçici barınaklarda veya çadırlarda yaşamak zorunda kaldılar Bu durum, çocukların hijyen koşullarının kötüleşmesine neden olabilir. Hijyen koşullarının kötüleşmesi, salgın hastalıkların ortaya çıkmasına sebep oluyor.  Dr. Görkem Astarcıoğlu, çocuklarda görülebilecek salgın hastalıkları şu şekilde açıklıyor:

    Deprem sonrası, su kaynaklarına ve kanalizasyon sistemine zarar verebilecek çatlaklar oluştuğu için suyun kirlenmesine ve ishal gibi salgın hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle, çocukların temiz suya erişimi sağlanmalı ve hijyen koşulları iyileştirilmelidir.

    Çocuklar arasında yaygın olan bir diğer salgın hastalık da solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Deprem sonrası, çocukların sığınaklarda kalması veya açık havada yaşaması, soğuk hava koşullarına maruz kalmasına neden olabilir. Bu da, çocukların solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskini artırabilir.

    Deprem sonrası, salgın hastalıkların ortaya çıkmasını önlemek için çeşitli tedbirler alınmalıdır. Öncelikle, çocukların barınma koşulları iyileştirilmeli ve temiz suya erişim sağlanmalıdır. Ayrıca, çocukların hijyen koşullarını iyileştirmek için el yıkama, diş fırçalama gibi alışkanlıklar kazandırılmalıdır. Ayrıca, çocukların giyimlerinin uygun şekilde seçilmesi ve korunması da önemlidir. Bunun yanı sıra, çocukların sağlık durumlarının takibi için düzenli kontroller yapılmalıdır.

    Deprem mağduru çocukların sağlıkları ve psikolojilerinin korunması, yetişkinlerin öncelikli sorumluluğudur. Bu nedenle, depremler öncesi ve sonrasında, çocuklara psikolojik destek sağlamak ve onları rahatlatmak için tedbirler alınmalıdır. Ayrıca, depreme karşı hazırlıklı olmak ve deprem sonrası enkaz altında kalmayı önlemek için de önlemler alınmalıdır. Deprem mağduru çocuklar için sunulan psikolojik destek hizmetlerinden yararlanmak, bu süreçte onların sağlıklı bir şekilde toparlanmalarına yardımcı olacaktır.

    vivo, Türkiye fabrikasının kapılarını ilk kez açtı

    2021 yılından bu yana dünyanın en çok satan 5 telefon markasından biri olan vivo, 2021 yılında Gebze’de açtığı Türkiye üretim tesisinin kapılarını ilk kez açtı.

    20 milyon dolar yatırım ile Gebze’de hizmete giren vivo Türkiye üretim tesisi Çin, Güney ve Güneydoğu Asya’dan sonra 8. üretim merkezi olarak vivo’nun global üretim kapasitesini yıllık 200 milyon adedin üzerine çıkardı. Yıllık 5 milyon adet cihaz üretim kapasitesi ile yatırımı tamamlanan vivo Türkiye üretim tesisinin aktif kapasitesi, 2022 yılı sonunda devreye alınan üçüncü üretim bandı ile yüzde 35 oranında artırıldı. Kendi segmentinde şık tasarımı ve yüksek performansı ile büyük beğeni toplayan vivo Y serisi modellerinin üretildiği tesiste halen 300’ün üzerinde kişi istihdam ediliyor.

    Toplantıda konuşan vivo Türkiye Genel Müdürü Ted Dai, vivo’nun toplum için değer yaratma misyonunu Çin’de doğru şeyleri yapma ve işleri doğru şekilde yapmak anlamına gelen Benfen felsefesine dayandırdığını; bu bakış açısı ile üstün kalite, şık tasarım ve en ince akıllı telefon, ilk ekran altı parmak izi okuyucu, ilk açılır kapanır pop-up kamera gibi sektöre yön veren inovasyonlarıyla sektörde haklı üne sahip olduğunu anlattı. Benfen felsefesi doğrultusunda vivo’nun dünyadaki tüm üretim tesislerinde, tüm ürün kategorilerinde aynı kalite standardını yakalamayı hedeflediğini anlatan Dai, “Üstün kalite tutkumuz ve kullanıcılarımıza tüm kategorilerde sunduğumuz harika ürünler ile hem dünyada hem Türkiye pazarında istikrarlı ve başarılı bir büyüme ivmesi yakaladık. Türkiye’de de tüm Y serisi modellerimizi vivo Türkiye fabrikasında üretiyor, kullanıcılarımıza sıkı kalite kontrol testlerinin ardından sunuyoruz. Türkiye vivo için çok önemli bir pazar. Türkiye yatırımımızı uzun vadeli ve geniş kapsamlı planlıyoruz. Burada kullanıcılara yatırım yapmaya, rekabetçi ve kaliteli ürünler sunmaya, artan talebi karşılamak için yeni üretim hatlarını hayata geçirerek üretim tesisimizi tam kapasiteli olarak kullanmaya ve tedarik zincirlerine yatırım yapmaya devam edeceğiz. Bu bağlamda dördüncü üretim bandını hayata geçirmek için gerekli araştırmalara ve çalışmalara da başladık. Yaklaşık 100 kişiye istihdam yaratacağımız yeni üretim bandımızı 2023 yılında hayata geçirmek istiyoruz” diye konuştu.

    Apple Watch ile araştırmacılar kalp sağlığında yeni alanları keşfediyor

    Sağlıklı, ortalama bir yetişkinin kalbi gün içinde 100.000’den fazla kez atıyor.

    Her kalp atışıyla birlikte günden güne bir resim oluşuyor. Bu resim büyük ölçüde gözlerden uzak kalıyor. Apple Watch, görünmeyenin gösterilmesine yardımcı oluyor. Yüksek ve düşük kalp atışı bildirimleri, kardiyo fitness, düzensiz ritim bildirimleri, EKG uygulaması ve atriyal fibrilasyon geçmişi gibi kalp sağlığı özellikleri sayesinde Apple, kullanıcılara eyleme dönüştürülebilen bilgiler sunarak sağlıklarına ilişkin gün geçtikçe gelişen bir görünüm sağlıyor.

    Kullanıcıların sağlık durumlarını daha iyi anlamalarına yardımcı olacak detaylı bilgiler sunan bu gelişmiş teknoloji, aynı zamanda araştırma ve tıp toplulukları için de yeni keşiflerin kapılarını açıyor. Apple 2015’te ResearchKit ve CareKit’i kullanıma sunduğundan bu yana araştırmacılar, klinik uzmanları ve geliştiriciler çok çeşitli durumları araştırmanın, izlemenin ve tedavi etmenin yenilikçi yollarına ulaştı.

    Apple, sağlığı geniş kapsamda iyileştiren keşiflere daha fazla destek sağlamak amacıyla Araştırmacı Destek Programı’nı başlattı. Bu program aracılığıyla Apple, araştırmacılara Apple Watch aygıtları sağlayarak kalbin bilimsel bir şekilde anlaşılması dahil olmak üzere sağlık araştırmalarında yeni bir çığır açma olanağı tanıyor.

    Apple, kalp araştırmalarına her zamankinden farklı bir bakış getirmek için tüm dünyada Apple Watch kullanan sağlık araştırmacılarının çığır açan çalışmalarına ışık tutuyor.

    Arzum ABD’de yeni iş birliklerine imza attı

    Türkiye’nin önde gelen elektrikli ev aletleri markası Arzum, inovasyon odağında geliştirdiği ürünlerini The Inspired Home Show 2023’te görücüye çıkardı.

    4-7 Mart 2023 tarihleri arasında Şikago’da gerçekleştirilen, global ev eşyaları endüstrisinin buluşma noktası fuarda iş birliği anlaşmaları yapan Arzum, ABD pazarına ilişkin büyüme ve gelecek stratejilerini güçlendirdi.

    Global marka olma hedefleri doğrultusunda yerli ve uluslararası birçok fuara katılan Arzum, ürünlerini beşinci kez The Inspired Home Show 2023’te sergiledi. Dünyanın birçok ülkesinden sektörün önemli şirket ve markalarının da yer aldığı fuarda Arzum, OKKA Türk Kahvesi Makineleri’nin yanı sıra ızgara, tost ve çay makinelerine kadar birçok farklı ürününü binlerce katılımcı ve satın almacının beğenisine sundu.

    Global hedeflerini hızlandırma adına kısa süre önce ABD’de şirket kuran Arzum, ABD pazarındaki operasyonlarını büyütmek için The Inspired Home Show’da ticari iş birliklerine imza attı.

    Fuar katılımı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Arzum Ticaretten Sorumlu Genel Müdürü Serhan Giray, “Beşinci kez katıldığımız The Inspired Home Show’daki standımızda dünyanın birçok ülkesinden gelen ziyaretçileri ağırladık. Sergilediğimiz ürünlerimiz ziyaretçiler ve özellikle satın alım heyetlerinin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Yoğun taleple karşılaştığımız ve birçok iş birliği gerçekleştirdiğimiz fuardan oldukça mutluyuz. Fuarda gerçekleştirdiğimiz iş birliklerimiz ve ABD’de kurduğumuz şirketimizin gücüyle pazarın önemli oyuncuları arasında yer almayı hedefliyoruz. The Inspired Home Show 2023’te yer almanın bizim için bir diğer önemli artısı da farklı coğrafyalardaki trendlerin, kullanıcı beklenti, talep ve ihtiyaçlarının okunması ve bu pazarlara yönelik ürünlerin geliştirilmesi. Fuardan aldığımız doneleri ilerleyen dönemlerde pazar odaklı ürünlerin geliştirilmesinde etkin bir şekilde kullanmayı amaçlıyoruz. Bu katkılarıyla fuar bugüne, geleceğe ve global hedeflerimize yatırım açısından oldukça değerli bir organizasyon oldu” açıklamalarında bulundu.

     

    Ryzen 7000 Serisi Mobil İşlemciler

    Kırmızı takım Vegas’ta ayrıca Zen 4 mimarisiyle gelen 5nm Dragon Range yongaları da dahil olmak üzere yeni Ryzen 7000 Mobil işlemcilerini duyurdu. Dragon Range’in yanı sıra, Zen 4 mimarisi, AMD’nin yeni XDNA mimarisi üzerine kurulu ilk Ryzen yapay zeka motoru ve RDNA 3 grafik mimarisiyle desteklenen 4nm Phoenix serisi kullanıcıların beğenisine sunuldu.

    Ryzen Mobil İşlemcilerin İsimlendirmesi Değişiyor

    Her şeyden önce, AMD artık mobil platformda CPU isimlendirme şeklini tamamen değiştiriyor. AMD, mevcut yıla göre işlemci model numaralarının ilk hanesini artırarak bir model yılı sistemine geçiyor. Ayrıca işlemci ismindeki her bir hane segment bilgisi ve mimari gibi farklı bilgiler içeriyor.

    Açıklama Değer
    İlk Hane Model Yılı 7 = 2023
    8 = 2024
    9 = 2025
    İkinci Hane Ana Pazar Segmenti 1 = Athlon Silver
    2 = Athlon Gold
    3 & 4 = Ryzen 3
    5 & 6 = Ryzen 5
    7 = Ryzen 7
    8 = Ryzen 7 veya Ryzen 9
    9 = Ryzen 9
    Üçüncü Hane CPU Mimarisi 1 = Zen/Zen+
    2 = Zen 2
    3 = Zen 3
    4 = Zen 4
    5 = Zen 5
    Dördüncü Hane Özellik İzolasyonu /
    Küçük Performans Segmenti
    0 = Alt Segment
    5 = Üst Segment
    Sonda Yer Alan
    Ek
    TDP/Form Faktör HX = 55W+
    HS = 35W – 54W
    U = 15 – 28W
    e = 9W
    C = Chromebook (15 – 28W)

     

    Bu noktada, baştaki model yılı ve işlemci mimarisini temsil eden üçüncü hane en çok dikkat etmemiz gereken şeyler olacak. Diğer haneler genel olarak donanımdan ziyade ürün grubunu ve TDP’leri tanımlamak için kullanılıyor.

    Ryzen Mobil 7000 serisiyle beraber H sınıfı artık kullanımdan kaldırıldı. Bunun yerine, yapılandırılabilir TDP değerleriyle birlikte 35W ve 45W işlemciler artık HS serisi adı altında geliyor. Öte yandan yüksek performanslı bir CPU’ya ihtiyaç duyanlar için HX segmenti var. Daha önce HX serisi AMD işlemcilerin TDP dışında fazla bir farkı yoktu. Ancak AMD, burada Intel’e benzer şekilde masaüstü silikonunu kullanmaya başlıyor. Özetleyecek olursak, 7045 serisi Dragon Range platformu, AMD’nin masaüstü Ryzen 7000 ‘Raphael’ silikonu temel alınarak üretilmiş. Şimdi sözü fazla uzatmadan teknik özelliklere geçelim.

    Ryzen 7040 Mobil Serisi: Phoenix

    Kod adı Phoenix olan yeni işlemciler, Zen 4 mimarisini, yeni CPU çekirdeklerini ve yeni RDNA 3 entegre grafikleri yekpare silikon kalıpta bir araya getiriyor. Phoenix, AMD’nin amiral gemisi silikonu olacak ve Ryzen 6000 Mobil serisini temelini oluşturan Zen 3+/RDNA2 Rembrandt’ın yerini alacak.

    Güncel çiplerle Zen 4 çekirdeklerinin sayısı maksimumda 8 adede çıkıyor. Ayrıca kırmızı takımın yepyeni RDNA 3 grafik mimarisine dayalı, 12 adede kadar işlem birimi içeren entegre grafik yongalarına yer verilmiş. Mobil çipler TSMC’nin 4nm işlemi üzerine inşa ediliyor. Bu arada, Ryzen 7000 masaüstü işlemciler ve Radeon RX 7000 serisi ekran kartlarında 5nm teknolojisi kullanıldığını hatırlatalım. Aslında TSMC’nin 4nm nodu 5nm ailesinin varyantlarından oluşuyor. Ancak AMD’nin burada hangi varyantı kullandığını bilmiyoruz.

    Ryzen 7000 Mobil Phoenix serisi, yeni CPU ve GPU mimarilerinin yanı sıra bir ilke imza atıyor: yapay zeka moturunöral ağ işlemcisi içeren ilk AMD işlemcilere bakıyoruz. Xilinx tarafından geliştirilen XDNA mimarisini benimseyen AMD, yapay zeka iş yüklerinin işlenmesini hızlandırmak için Phoenix’e Ryzen AI adını verdikleri bir XDNA işleme bloğu yerleştirdi. Farklı yapay zeka hızlandırıcılara benzer şekilde, buradaki AI motoru hem belirli görevlerde daha iyi verim sağlamak hem de görevleri daha iyi güç verimliliğiyle yürütmek için kullanılacak.

    AMD’nin söylemlerine bakılırsa Ryzen AI birimi belirli iş yüklerinde enerji verimliliği ile birlikte performansta bir avantaj sağlayacak. Yonga tasarımcısı, bloğun 4 adede kadar yapay zeka iş yükü akışını işleyebileceğini ve Apple’ın M2 SoC’indeki nöral motordan %20 daha hızlı olduğunu söylüyor.

    AMD, yeni adlandırma sistemine göre tümü Ryzen 7040 Mobil serisinin parçası olan Phoenix tabanlı 3 model piyasaya sürüyor. Bunların tümü HS ekini taşıyor, yani 35W-45W arasında TDP’lere sahipler.

    Model Çekirdek
    /İzlek
    Taban
    Frekans
    Turbo
    Frekans
    GPU GPU Frekansı L3 Önbellek TDP
    Ryzen 9 7940HS 8/16 4000 MHz 5200 MHz RDNA 3
    12 CU
    3000 MHz 16 MB 35W – 54W
    Ryzen 7 7840HS 8/16 3800 MHz 5100 MHz RDNA 3
    12 CU
    2900 MHz 16 MB 35W – 54W
    Ryzen 5 7640HS 6/12 4300 MHz 5000 MHz RDNA 3
    8 CU
    2800 MHz 16 MB 35W – 54W

     

    Ryzen 7040 serisi ayrıca LPDDR5X-7500 ile birlikte DDR5-5600 bellek desteği sunuyor. AMD maalesef yeni işlemcileri hakkında performans verileri sağlamadı. Bu nedenle mevcut Ryzen 6000 (Rembrandt) serisine kıyasla yaşanan performans artışları konusunda net bir şey söylemek zor. Ancak Zen 4 mikro mimarisinin getirilerini masaüstü platformdan biliyoruz. Ayrıca DDR4 yerine daha hızlı DDR5 belleklere yer veriliyor. Entegre grafikler söz konusunda olduğunda ise RDNA 3 mimarisiyle ile yine ciddi performans kazançları sağlanmasını bekliyoruz.

    Öte taraftan, rakip Intel de kısa süre önce 13. Nesil Raptor Lake mobil işlemcilerini piyasaya sürmüştü. AMD’nin yeni mobil CPU’larıyla birlikte her alanda yenilikler yaptığından bahsettik. Tüm bu gelişmeler kırmızı takımı mobil platformda öne geçirebilir. İlerleyen günlerde detaylı testlerle birlikte karşınızda olacağız.

    Ryzen 7045 Mobil Serisi: Dragon Range

    5nm Dragon Range HX-Serisi, AMD’nin masaüstü platformda kullandığı yonga mimarisini mobil platforma getiriyor. Bu işlemciler tahmin edebileceğiniz gibi yüksek performans isteyen oyuncular ve içerik üreticilere hitap edecek. Dragon Range, AMD’nin Ryzen 7000 CPU’larındaki mevcut yonga tasarımından yararlanıyor, ancak AMD özellikle dizüstü bilgisayarlara uyarlamak için daha küçük bir BGA paketi kullandı.

    Burada Zen 4 CPU çekirdek mimarisiyle birlikte RDNA 2 grafikleri kullanılmıştı. Burada saf işlemci gücü önemli olduğundan dolayı entegre grafiklerin pek bir önemi yok. Ayrıca bir dizüstü bilgisayarda Dragon serisinden işlemci yer alıyorsa mutlaka güçlü bir harici GPU da bulunacaktır.

    Amiral gemisi Ryzen 9 7945HX, tıpkı masaüstü bilgisayar modellerinde olduğu gibi 16 çekirdek ve 32 iş parçacığıyla öne çıkıyor. AMD böylelikle mobil platforma “16 performans çekirdeğini” getirmiş oldu. Intel’in HX modelleri maksimumda 24 çekirdeğe sahipti, ancak bunun 8’ini verimlilik çekirdekleri oluşturuyor. AMD’nin yeni yongası 5.4 GHz’e kadar yükselebiliyor ve 80 MB gibi yüksek bir önbellekle geliyor. Ayrıca 55-75W aralığında yüksek TDP ayarlamaları yapılıyor.

    AMD, bu işlemcilerin belirli dizüstü bilgisayar tasarımlarında 100W’a kadar ulaşabileceğini söylüyor. Yani güç dağıtımını planlamak OEM’lere kalmış. Ancak ne olursa olsun bu tür bir dizüstü bilgisayarla birlikte prizden fazla uzaklaşmak mümkün olmayacak gibi görünüyor.

    Tabloda görebileceğiniz gibi, 12, 8 ve 6 çekirdek Dragon Range modelleri de tanıtıldı. AMD HX serisi için bazı kıyaslama verileri de paylaştı. Kırmızı ekip, 7945HX’in CPU’ya bağlı oyunlarda Ryzen 9 6900HX’e göre %29’dan %62’ye kadar daha hızlı olduğunu iddia ediyor. Bununla birlikte, tek çekirdekli iş yüklerinde %18 ve çok çekirdekte %78’lik performans farkından bahsediliyor.

    Çekirdek
    /İzlek
    Taban
    Frekans
    Turbo
    Frekans
    Önbellek TDP (W)
    AMD Ryzen 9 7945HX 16/32 2500 MHz 5400 MHz 80 MB 55-75W+
    AMD Ryzen 9 7845HX 12/24 3000 MHz 5200 MHz 76 MB 45-75W+
    AMD Ryzen 7 7745HX 8/16 3600 MHz 5100 MHz 40 MB 45-75W+
    AMD Ryzen 5 7645HX 6/12 4000 MHz 5000 MHz 38 MB 45-75W+

    Ryzen 7035 Mobil Serisi: Rembrandt-R

    Zen 3+ mimarisini kullanmaya devam eden ve Rembrandt-R olarak adlandırılan işlemciler, HS ve U serisi yongaların bir karışımı olarak geliyor. Yine aynı şekilde RDNA 2 grafik mimarisi de aynı kalıyor. 8 çekirdekli Ryzen 7 7735HS ve 6 çekirdekli Ryzen 5 7535HS isimli çipler, 7040 serisine daha düşük performanslı, düşük maliyetli alternatifler sunacak.

    U serisi bildiğiniz gibi ince ve hafif dizüstü bilgisayarlara yönelik. Bu seride 8 çekirdekli Ryzen 7 7735U, 6 çekirdekli Ryzen 5 7375U ve 4 çekirdekli Ryzen 3 7335U modellerini görüyoruz. Aslında AMD, Ryzen 9 segmenti için planlar yapıyordu lakin sonra bu planlarından vazgeçti.

    Yenilenen işlemcilerin tümü de önceki modellerle oldukça benzer. Çekirdek yapılandırması zaten aynı, ancak frekans hızlarında 50 MHz civarında artışlar yapıldı. En iyisi detaylara tablo halinde bakalım:

    Model Çekirdek
    /İzlek
    Taban
    Frekans
    Turbo
    Frekans
    GPU GPU Frekansı L3 Önbellek TDP
    Ryzen 7 7735HS 8/16 3200 MHz 4750 MHz RDNA 2
    12 CUs
    2200 MHz 16 MB 35W
    Ryzen 5 7535HS 6/12 3300 MHz 4550 MHz RDNA 2
    6 CUs
    1900 MHz 16 MB 35W
    U-Serisi 15W – 28W
    Ryzen 7 7735U 8/16 2700 MHz 4750 MHz RDNA 2
    12 CU
    2200 MHz 16 MB 15 – 28W
    Ryzen 5 7535U 6/12 2900 MHz 4550 MHz RDNA 2
    6 CU
    2200 MHz 16 MB 15 – 28W
    Ryzen 3 7335U 4/8 3000 MHz 4300 MHz RDNA 2
    4 CU
    1900 MHz 8 MB 15 – 28W

    Ryzen 7030 Mobil Serisi: Barcelo-R

    Şimdi daha aşağı inerek Barcelo-R kod adlı Ryzen Mobil 7030 serisine geliyoruz. 2022’de tanıtılan Barcelo, 2021’de Ryzen Mobil 5000 serisinin temeli olarak piyasaya sürülen eski bir AMD silikon tasarımı olan Cezanne’nin yenilemesi olarak piyasaya çıkmıştı. Burada RDNA değil, Vega mimarili entegre grafikler kullanılıyor. Ayrıca işlemcilerin TSMC 7nm üretimine dayandığını belirtelim.

    Yongaların tümü 15W TDP ile derecelendiriliyor. 8 çekirdekli Ryzen 7 7730U, 6 çekirdeğe sahip olan Ryzen 5 7530U modelinin yerini alıyor. Ryzen 5 7530U 6 çekirdek, Ryzen 3 7330U ise 4 çekirdekli bir işlemci.

    AMD’nin Barcelo/Cezanne işlemcilerini bir kez daha yenilemesi şaşırtıcı. Ancak TSMC’nin 7nm işlemiyle üretilen çipler artık eskisine göre daha ucuz olmalı. Bu nedenle kırmızı takım da küçük iyileştirmelerle birlikte alternatifleri çoğaltmak istiyor.

    Ryzen 7030 serisi, aynı zamanda Ryzen Pro adında üç model daha içerecek. Donanım Barcelo-R ile aynı kalıyor, ancak AMD’nin PRO platform özellikleri kullanılıyor.

    Model Çekirdek
    /İzlek
    Taban
    Frekans
    Turbo
    Frekans
    GPU GPU Frekansı L3 Önbellek TDP
    U-Serisi 15W – 28W
    Ryzen 7 7730U 8/16 2000 MHz 4500 MHz Vega
    8 CU
    2000 MHz 16 MB 15W
    Ryzen 5 7530U 6/12 2000 MHz 4500 MHz Vega
    7 CU
    2000 MHz 16 MB 15W
    Ryzen 3 7330U 4/8 2300 MHz 4300 MHz Vega
    6 CU
    1800 MHz 8 MB 15W
    Ryzen 7 Pro 7730U 8/16 2000 MHz 4500 MHz Vega
    8 CU
    16 MB 15W
    Ryzen 5 Pro 7530U 6/12 2000 MHz 4500 MHz Vega
    7 CU
    16 MB 15W
    Ryzen 3 Pro 7330U 6/12 2300 MHz 4300 MHz Vega
    6 CU
    8 MB 15W

    JBL Tune Flex ile tanışın

    0

    Ses teknolojileri alanında dünyanın en önemli markalarından JBL, giyilebilir teknoloji alanında piyasaya yeni sürdüğü kablosuz kulaklık JBL Tune Flex ile kullanıcı deneyimini bir adım öteye taşıyor.

    JBL’in en yeni kulaklık modeli JBL Tune Flex, iki farklı kullanım sağlayan tasarımıyla kablosuz kulaklıkta oyunun kurallarını yeniden yazıyor. Kutu içerisinde sunulan bu özellik ile, kullanıcılarına kendileri için ideal kulaklık uyumunu bulmaları sağlanıyor.

    Ses teknolojileri alanında dünyanın en önemli markalarından JBL, giyilebilir teknoloji alanında piyasaya yeni sürdüğü kablosuz kulaklık JBL Tune Flex ile kullanıcı deneyimini bir adım öteye taşıyor. “Ortam sesine duyarlı” ve “ortam sesini geçirmeyen” iki ayrı kulaklık ucu bulunan JBL Tune Flex, ergonomik yapısı ile müzikseverlere bu kulaklıklarla iki ayrı kullanım sağlıyor.

    JBL Tune Flex ile ortamdaki sesleri engellemek istiyorsanız ses geçirmez kulaklık ucunu takarak bunu mümkün hale getirebiliyorsunuz. Eğer ortam sesine duyarlı bir deneyim yaşamak istiyorsanız da açık uçlu kullanım tercih edebiliyorsunuz. JBL Tune Flex’in 2 mikrofonlu “Aktif Gürültü Engelleme” teknolojisi ise, telefon görüşmesi esnasında ortamdaki istenmeyen sesi ve gürültüyü azaltmaya yardımcı oluyor. Aynı zamanda şarj kutusunun küçük olması da gün boyu yanınızda taşımanızı kolaylaştırıyor.

     

    Apple’dan kadın sağlığı çalışması

    Menstrüel sağlık iPhone ve Apple Watch ile daha ileri taşınıyor…

    Birçok doktor menstrüasyonu yaşamsal bir belirti olarak kabul ettiği halde, sağlığın bu alanındaki araştırmalar oldukça yetersiz durumda. Harvard T. H. Chan Kamu Sağlığı Fakültesi ve Ulusal Çevresel Sağlık Bilimleri Enstitüsü (NIEHS) ile birlikte yürütülen Apple Kadın Sağlığı Çalışması, türünün ilk örneği olan bir araştırma çalışması. Bu çalışma, menstrüel döngüler ve menstrüel döngülerin polikistik over sendromu (POS), infertilite ve menopoza geçiş gibi çeşitli sağlık durumlarıyla ilişkisi hakkında daha fazla bilgi edinmeyi amaçlıyor. Çalışma, ABD’de bulunan ve hayatının herhangi bir döneminde menstrüasyon yaşamış herkesi yalnızca iPhone’larını kullanarak bu araştırmaya katılmaya davet etmesi nedeniyle hem kapsamı hem de ölçeği bakımından büyük önem taşıyor.

    Harvard Chan Fakültesi’ndeki araştırmacılar, Apple Kadın Sağlığı Çalışması’ndan sağlanan anket verilerinden yararlanarak sürekli anormal seyreden menstrüel döngüler, POS, endometriyal hiperplazi ve kanser arasındaki ilişki konusunda daha fazla bilimsel bilgi elde etti. 50.000’den fazla çalışma katılımcısından oluşan ön analiz grubunu inceleyen çalışma ekibi şu verilere ulaştı:

    • Katılımcıların yüzde 12’si kendisine POS tanısı konduğunu bildirdi. POS tanısı konmuş katılımcılarda endometriyal hiperplazi (rahim kanserine yol açabilecek bir lezyon) riskinin dört kattan fazla, rahim kanseri riskinin ise 2,5 kattan fazla daha yüksek olduğu belirlendi.
    • Katılımcıların yüzde 5,7’si ilk menstrüasyonundan sonra düzenli bir adet döngüsüne ulaşmanın beş yıl veya daha uzun sürdüğünü belirtti. Döngülerinin düzenli hale gelmesinin bir yıldan kısa sürdüğünü belirten katılımcılarla karşılaştırıldığında, bu gruptaki endometriyal hiperplazi riskinin iki kattan fazla, rahim kanseri riskinin ise 3,5 kattan fazla daha yüksek olduğu saptandı.

    Bu güncellemeler insanların bu hastalıklarla ilgili risk faktörlerini anlamalarına yardımcı olmanın ve onları döngü düzensizliği hakkında daha erken bir aşamada bir sağlık uzmanına danışmaya teşvik etmenin ilk adımını oluşturuyor.

    Çalışma ekibi, bilimsel yayınlarda paylaşmadan önce bu ön veriler üzerinde daha kapsamlı analizler gerçekleştirecek.