Metaverse son ayların en popüler konularından biri olma yolunda hızlı ilerliyor. İçinde kripto para, blockchain ve benzeri teknolojiler için Metaverse farklı alanlarda karşımıza çıkmaya devam ediyor.
Aslında yeni bir konu olmasa da Metaverse’in bir anda popüler olmasının temel sebebi Facebook’un bu alanda önemli yatırımlar yapacağını duyurması ve bu alandaki projelerini tanıtması oldu.
Her ne kadar güzel ülkemizde ağırlıklı olarak ‘sanal ortamda arsa alımı’ olarak algılanan Metaverse çok daha büyük bir kavram. Gerçek dünya ile sanal dünyanın birleştiği ve hibrit olarak bir araya geldiği bir kavram olarak karşımıza çıkan Metaverse farklı fırsatlar da sunuyor.
Metaverse çılgınlığı nereye varacak?
Metaverse‘e bağlantı için donanım gereksinimi de bulunuyor. Bu donanımlar arasında AR ya da VR gözlükler, haptik yani dokunmatik geri bildirim sağlayan eldiven ve benzeri kıyafetler bulunuyor. Bu ekipmanlar sayesinde sanal dünya ile bağlantı kuruyoruz. Bir nevi gerçek dünyayı sanal dünya ile buluşturan bu ortamda bu tarz ekipmanların önemi ortaya çıkıyor.
Ne yazık ki günümüzde Metaverse gibi ortamlarla bağlantımızı sağlayacak cihaz sayısı çok fazla değil. Bu cihazlar arasında en çok öne çıkan iki model bulunuyor: Birincisi HTC’nin (evet telefon üreticisi) Vive Cosmos isimli cihazı. Bu cihazı kullanarak Metaverse ortamlarına bağlanabiliyorsunuz. Bu modelin iki farklı ürümü bulunuyor. Birincisi normal Cosmos modeli. İkincisi ise Cosmos Elite sürümü. Bu ikinci sürümde ek donanımlar da bulunuyor. Ek olarak bir de HTC Vive Pro gözlük modelinin olduğunu da belirteyim.
İkinci Metaverse sanal gözlük modeli ise Facebook’un sahip olduğu Oculus’un Quest 2 modeli. Bu model de HTC’de olduğu gibi ek donamla geliyor ve sanal ortamla etkileşimde bulunmanızı sağlıyor.
Şimdilik bu alanda kullanılabilecek bilinen markaların sanal gözlükler bunlardan ibaret. Ama önümüzdeki yıllarda sayının artması ve seçeneklerin çoğalması bekleniyor.
Bu çılgınlık nereye varacak sorusunun yanıtı ise çok net değil. Zira donanım zorunluluğu, bu donanımların pahalı olması ve donanımların uzun süre kullanımda baş ağrısı ve benzeri sorunlara neden olması şimdilik yaygınlaşmalarına engel oluyor. Fakat bu geçici bir durum. Zira gelişen teknoloji ile sıradan bir gözlük gibi görünen sanal etkileşim gözlüklerinin geliştirilmesiyle beraber bu sorunun da ortadan kalkması bekleniyor.
Şu bir gerçek Metaverse ile sanal ortam kavramı farklı bir noktaya gidecek. Bu sanal ortamın hayatımıza ne kadar gireceği ise biraz teknolojiye biraz da yaşamın bizlere neler getireceğine bağlı.