Apple, işletim sistemi OS X’in adını değiştirerek macOS yaptı. Sonbaharda tam sürümü indirilebilecek olan macOS Sierra’nın kilit özelliklerini inceledik.
Haziranda düzenlenen Apple WWDC (geliştiriciler konferansı) birçok yeniliğe sahne oldu. Burada, uzun süredir OS X adıyla anılan işletim sistemi de güncellendi, ancak bu kez tüm sistemin adı değişerek macOS oldu. Sierra kod adlı yeni sürüm henüz beta olarak indirilebiliyor ama sonbaharda tam sürümü çıkacak.
Eğer aşağıdaki modellerden birisine sahipseniz, sisteminize macOS Sierra kurabilirsiniz.
iMac (2009 sonu ya da daha yeni), MacBook (2009 sonu ya da daha yeni), MacBook Air (2010 ya da daha yeni), MacBook Pro (2010 ya da daha yeni), Mac Mini (2010 ya da daha yeni), Mac Pro (2010 ya da daha yeni).
macOS Sierra, Yosemite kod adlı OS X sürümünden bu yana en ciddi değişiklikleri içeriyor. Bunların başında iPhone’larda gördüğümüz sesli asistan Siri geliyor.
Siri artık masaüstünde!
İlk kez masaüstüne gelen Siri, alttaki uygulama beşiğinde ve menü listesinde yerini alıyor. Çalıştırıldığına ekranın sağ üst köşesindeki bir pencerede sabitlenen Siri, tam ekran bir uygulama geçseniz de sizi dinlemeye devam ediyor.
Kullanım olarak iOS 9’da olduğundan farksız bir deneyimle karşılacağınız asistan, içerisinde çıkan fotoğrafları, web bağlantılarını başka alanlara sürüklemenizi sağlıyor. Aramalarınızı bildirimlere kayıt ederek arka planda güncelleniyor. Bir yandan bir iş yaparken, hava durumu vb. bilgileri sorarak öğrenebilmenizi sağlaması da son derece pratik.
Sistemdeki dosya aramaları içinse oldukça kullanışlı. Örneğin geçen hafta üzerinde çalıştığınız Word dosyalarını listelemesini isteyin ve ta-da!
Güvenlik için Apple Watch desteği
Artık kimlik doğrulama işlemlerinin biyometrik özellikler taşıdığı bir dönem başlıyor. Apple Watch kullanıcıları da bundan faydalanarak, bilgisayarlarının kilit ekranıyla uğraşmaktan kurtulabilecekler.
macOS Sierra’daki yeni güvenlik özelliği ile Apple Watch bileğinizde takılıyken, bilgisayarınızın kapağını kaldırdığınızda parola yerine Apple Watch ile açma seçeneğini tercih edebileceksiniz. Böylece sistemin kilidi otomatik olarak açılacak.
MacBook’unuzun üç metre yakınında değilseniz, Apple Watch bileğinizde değilse ve daha öncesinde parolanızla giriş yapmadıysanız, bu özellik kullanılamayacak.
Fotoğraflar akıllanıyor, ‘neredeydi’ sorusu tarihe karışıyor
Memories adlı yeni özellik sayesinde, fotoğrafların temasını ve içindekileri ayırt edebilecek olan Photos, bunları birleştirerek bir slayt gösterisi de hazırlayabilecek.
Bir günden uzun süren etkinlikleri de tanıyabilecek olan yazılım, fotoğrafları bunlara göre gruplayacak. Ayrıca harita görünümü de fotoğrafları nerede çektiğinizi kayıt altına alarak, benzer fotoğrafları gösterebilecek.
Böylece, örneğin bir yaz tatilinizi tanıyan Photosve diğer deniz kenarı fotoğraflarınıza da kolayca ulaşmanıza sağlayabilecek.
Faces içindeki yüz tanıma özelliğini kazanan Photos, böylece kişileri siz ayırt etmeden ayırarak gruplayabilecek. Özelliklerdeki yenilikler bunlarla kalmadı; canlı fotoğraflarda yaptığınız tüm değişiklikler anında uygulanacak.
Yukarıda saydığım akıllanma, arama için de geçerli. Örneğin bir dağ araması yaptığınızda arkada ya da tüm kadrajda bir dağın olduğu tüm fotoğrafları karşınıza getirecek. Ancak bu gibi özellikleri kullanmak için fotoğraflarınızın iCloud üzerinde tutulması gerekiyor, zira yapay zeka bulut üzerinde işliyor.
Apple Pay web sitelerine geliyor
Apple’ın ödeme sistemi Apple Pay’i Safari’de kullanmak isteyen web siteleri artık uygulama geliştirme arayüzü (API) üzerinden bunu yapabilecek. Bu işi bir adım daha öteye götürmüşler. Devamlılık özelliği ile web sitesindeki satın almaya tıkladığınızda Apple Watch ya da iPhone’unuzla biyometrik doğrulama yaparak kart bilgisi vs girmeksizin alışverişi güvenli bir şekilde tamamlayabileceksiniz.
Bu işlemlerde kart bilgileri sadece bugüğne kadar olduğu gibi iPhone ve Apple Watch’ta şifreli olarak tutulacak. Bilgisayar ve telefon ya da saat arası iletişim de şifrelenerek korunacak.
Veriler otomatik yedeklenecek, depolama alanı bitmeyecek
Bulut üzerinde depolama alanı sunan iCloud, Apple ürünleriyle hep içiçe oldu. Örneğin uygulama verilerini yedekleme, cihaz konumu takip etme (kaybolan telefon bulma gibi amaçlara yönelik), fotoğraf saklama gibi işlemler her cihazdan kolayca yapılabiliyordu.
Artık iCloud daha fazlasını yapıyor. Masaüstü ve İndirilenler klasörleri iCloud Drive ile eşleştiriliyor. Böylece tüm cihazlardan otomatik olarak erişilebiliyor.
macOS’un bir güzelliği de, otomatik yedekleme yapması. Böylece az eriştiğiniz ya da eski dosyalar otomatik olarak buluta, yani iCloud’a taşınacak.
Mesajlaşma da macOS ile yenileniyor. Örneğin web ve YouTube bağlantıları daha zengin görüntüleniyor. Artık bunların önizlemesi de ekrana geliyor. Emoji’ler de büyüyor.
Sierra
Video izlemek kolaylaşacak
Yeni işletim sistemi ile tüm uygulamalar çok sekme desteğine kavuşurken, görüntü içinde görüntü özelliği de bir yazı yazarken video izleyebilmek gibi işlemlerin yapılabilmesini sağlayacak. Bu videoları yeniden boyutlandırmak, taşımak ve tüm ses ve oynatma kontrollerini yapmak da mümkün.
Cihazlar arası iletişimi artıran Apple, artık örneğin bir metinden ya da web sitesinden panoya kopyaladığınız verilerin iPhone ya da iPad’de de kullanılabilmesini sağlıyor.
