Son haftalarda teknoloji dünyasının en önemli gündemi katlanabilir telefonlar. CES 2019’da görücüye çıkan Royole FlexPai’in ardından Mobil Dünya Kongresi öncesinde şaşalı bir lansmanla tanıtılan Galaxy Fold ve son olarak MWC’ye damgasını vuran HUAWEI Mate X. Katlanabilir telefonlar uzun zamandır gündemde olsa da piyasaya bu kadar hızlı çıkması açıkçası beklenen bir şey değildi. Samsung’un da Huawei’in de katlanabilir cihazları üstün ve ilgi çekici özelliklere sahip. Ancak hem Çinli Hem Koreli katlanabilir cihazlar için ilk etapta konuşulan pazar standartlarına kıyasla sahip olduğu yüksek fiyatlar. Bu yazımda katlanabilir telefonların tabletlerin yerini alıp alamayacağı üzerine görüşlerimi aktaracağım.
Apple’ın ilk iPad’i tanıttığından beri yaklaşlık 9 yıl geçti. Apple bu iPad ile dizi-film izleme, eğitim gibi alanlarda tüketicinin hayatında önemli yer edinse de iPad’lerin gerçek anlamda bilgisayarların yerini aldığını söyleyemeyiz. Analistlerin bu konu hakkında farklı görüşleri mevcut. Bunlardan biri mobil uygulamaların tabletlerle yeterince uyumlu çalışmaması. Bir diğer yorum tablet pazarının ucuz cihazların hakimiyetinde olması. Ancak asıl sebep insanların yanlarında aynı işi yapan birden fazla cihaz taşımak istememesi. Bunda çok uzman hem fikir. Sonuçta tabletlerin akıllı telefonlarından farkı ekranlarının daha büyük olması.
Tablet ve telefon bir arada
Katlanabilir telefonların farkı ise akıllı telefon ergonomisi ile tablet ekranını bir araya getiriyor olması. Katlanabilir telefonlar ile artık iki cihaz taşımaya, iPad’i telefon internetine bağlamaya ya da Wi-Fi aramaya gerek yok. Bu pek çok insan için heyecan verici bir özellik. Katlanabilir telefonlar ayrıca polimerden yapılan özel bir malzemeyle geliştirilen katlanan ekranları sayesinde düşmelere karşı daha dayanıklı. Bu da önemli bir artı.
Samsung, ilk esnek ekran prototipini 2011’de tanıtmasının ardından geçen sekiz yılda geliştirilen malzeme, mühendislik ve ekran inovasyonlarını, yeni bir telefon türü olarak tanımladığı 5G uyumlu Galaxy Fold’da bir araya getiriyor. Cihaza baktığımızda üzerinde durulması gereken en önemli özellik cihazın tablet gibi çalışabiliyor olması. Çoklu işlem özelliği sayesinde Galaxy Fold’da aynı anda birden fazla işlem yapmak mümkün. Ekranın bir bölümünde e-postalarını kontrol ederken diğer kısmında Spotify’da müzik dinlemeniz mümkün. İkisi bir arada akıllı telefon ve tablet olarak esnek bir OLED paneline sahip Mate X ise dünyanın ilk 7nm 5G çok modlu modem çip seti Balong 5000 ile geliyor. HUAWEI Mate X, gelecek 5G akıllı telefonlarının da bir göstergesi olma niteliği taşıyor.
Yaygınlaşmasının önündeki bariyer yüksek fiyatları
Katlanabilir telefonlarla tabletler arasındaki şüphesiz en büyük fark fiyat. 499 dolara satışa sunulan ilk iPad çok ucuz olmasa da büyük bir kitle için erişilebilirdi ve 15 milyon adet satıldı. Diğer yandan katlanabilir telefonlar oldukça pahalı. En ucuz modeli en pahalı iPhone’dan 500 dolar daha pahalı. Bu demek oluyor ki Samsung Fold da Mate X de bir süre daha lüks bir cihaz olarak kalacak. Samsung’un yeni bir telefon türü olarak tanımladığı 5G uyumlu Galaxy Fold’un Nisan ayında 2000 dolara satışa sunulacağını biliyoruz. Huawei Mate X’in fiyatı ise 2600 dolar. Katlanabilir telefonların büyük kitlelere ulaşması biraz zaman alacak olsa da tabletlerin aksine başarısının daha uzun olacağı öngörülüyor.
Samsung’un katlanabilir telefonuyla ilgili bir diğer heyecan verici özellik klasik bir bilgisayar gibi USB’ye bağlanabiliyor olması. Samsung DeX desktop Experience özelliği Galaxy Fold’da bulunuyor. Bu sayede cihaz aynı anda mobil, desktop ve tablet özelliklerine sahip olmuş oluyor. Mate X’e baktığımızda ise SuperCharge’ı destekleyen yüksek kapasiteli 4.500mAh pil, 5G döneminde daha yüksek pil performansı talebini karşılamak üzere HUAWEI Mate X’te bulunuyor. Cihaz ayrıca Matebook dizüstü bilgisayarları da şarj edebilen şarj adaptörü ile hızlı şarj olabiliyor.