Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    HaberlerOyunJagged Alliance 3 inceleme

    Jagged Alliance 3 inceleme

    Sıra tabanlı strateji sevgimiz çok başka. Yıllardır eskimeyen, kemik bir oyuncu kadrosu ile piyasaya çıkan tüm oyunları deneyen bir kitleden bahsediyoruz. Her yeni sıra tabanlı strateji duyurusu doğal olarak heyecanımızı yükseltiyor. Fakat tüm bunlar arasında bir Jagged Alliance ismi görünce insan çok başka yükseliyor. Jagged Alliance 3 duyurusundan beri neredeyse hiçbir şeyi takip etmeden oyunun çıkmasını bekledim. Daha önce çıkan çeşitli denemelerde istediğimiz sonuçları hiç göremedik. JA2 ve Unfinished Business ile yakalanan çizgiye bir daha erişemedi geliştirenler.

    Fakat Jagged Alliance 3’e kadarmış bu durum. Karşımızda gerçekten köklerine bağlı taş gibi bir yapım var.

    Hızlıca bir giriş öncesi bilgi vermemiz gerekirse; Jagged Alliance nedir, bu oyun nasıl oynanır?

    JA serisi konunun gidişatına göre paralı askerler üzerinden belli görevleri sağlamaya çalıştığınız, askerlerinizi belirli süreli kontratlarla kiralayıp, onlarla göreve çıktığınız, stratejik kararlar alırken rol yapma unsurları ile her bir karakterin hayatına dokunduğunuz bir yapımdır. Adım attığınız yerlerde yerel halkı silahlı eğitimle güçlendirebilir, elmas madenlerini ele geçirerek gelir kaynağı yaratabilir, etrafı araştırarak daha fazla mühimmata ulaşabilirsiniz.

    Günün sonunda her şey size verilen aksiyon puanlarını doğru kullanarak ve iyi stratejiler uygulayarak elde ediliyor. 4 kişilik bir timle ağır silahlı 9 kişinin olduğu bir sektöre kafa atıp canlı çıkmak genellikle bir hayaldir. Çok nadiren de olsa bu elit birimlerle başarılı bir operasyona dönebilir fakat ağır kayıplar olması da çok muhtemeldir.

    Bu oyun tam olarak bu şekilde ilerler. Oyun olabildiğince sert ve sizi en ufak hatanızda yerle bir etmeye odaklı bir türdedir. Benzer oyunlarda görmediğiniz kadar vahşi çatışmaları burada görebilirsiniz.

    Mermilerin metal plakalardan sekmesi, başka yere giderken gelip sekerek sizin oyuncularınızı yaralaması gibi doğal hayatın içinde yer alan olaylarla karşılaşabilirsiniz. Yanında bomba patlayan bir jeneratörün birkaç tur sonrasında infilak ederek etrafındakilere de hasar vermesi çok olağandır.

    Benim bu seri ile tanışmam 1999 yılına, Jagged Alliance 2 oyununa dayanıyor. Devamında 2000’de Unfinished Business ile seri benim için devam etti. O zamanlar en çok hoşuma giden şey karakterlerin birbirleri ile olan iletişimleri, RPG sistematiğinde karakter ekranları ve patlayıcılar, silahlar dahil etrafta bulabileceğiniz maddeleri yetenekleriniz ölçüsünde birleştirerek yeni eşyalara dönüştürebilme gücüydü.

    Bu detaylar benzersiz oyun deneyimi sunuyor, tekrar tekrar oynanış sunabiliyordu. Yıllar içinde farklı yapımlar belirdi ufukta. 2012’de Back in Action ile bir heyecanlanır gibi olduk. Arkasından Crossfire eklenti paketi, 2013 yılında Flashback, 2018 yılında Rage! İle denemeler hiç durmadı. Hatta bu aralarda bir Online oyunu bile denendi. 2012 – 2015 yılları arasında ilk fazı denenen online oyun bence zamanının ötesindeydi. 2015 yılında Online kısmı Reloaded ismi ile el değiştirerek tekrar bir piyasaya enjekte edildi. Bu da sadece 3 yıl kadar dayanabildi.

    Temel sorun, bende dahil olmak üzere oyunları oynuyorduk fakat hiçbiri bir JA2 değildi. Burun kıvırıyorduk doğal olarak. Artık ne kadar söylendiysek firma kendi içinde toplanarak “ekibi yeniden topluyoruz beyler” kıvamında bir karar alarak JA3 için çatır çatır çalışmışlar ve muazzam bir yapım çıkmış ortaya.

    Yalan yok, oyunu kurdum, girdim, oynadım ve öldüm. Uzun süredir beni böyle zorlayacak oyun yokmuş hayatımda. Bir kadro daha kurdum, tekrar öldüm. Öldükçe yüzüm gülmeye ve daha az hata yapmaya başladım. Bu hazzı özlemişim!

    Biraz oyunun başlangıcına, gidişatına ve bize sunduklarına doğru geçelim.

    Yapım bize kendi paralı askerlerimizi seçtiğimiz ve klişe bir hikaye akışı ile başladığımız deneyim sunuyor. Tropikal bir hayali ülkenin başına gelenleri, acımasız bir asker kökenli liderin ülkeyi ele geçirdiği, ülkenin başkanını rehin almasını ve sonrasında başkanın ailesinin elde avuçta son kalan birikimlerle bize ulaştığı, paralı askerlerle bu durumun değiştirilmesi için mücadele başlattığı bir çizgide gidiyor.

    Aşırı klişe dediğim gibi ama burada önemli olan hikayenin klişe olmasından çok gidişatın her kısmında söz sahibi olabilmeniz ve size yaşatacağı atmosfer deneyimi. Bu çoğu oyunda bulunmayan, bulunan oyunlarında el üstünde tutulduğu bir tat.

    Kadın erkek ayrımı olmadan bütçenize göre askerleri seçebiliyorsunuz. Recruit, Veteran, Elite ve Legendary şeklinde farklı bütçe ve yetenek sınıflarına göre paralı askerlerimiz ayrılıyor. Recruit olanlar oyunun başında sizi etrafa alıştırabilen askerler. Ucuzlar ve genellikle kolay savaşların galibi olabilecek kapasitedeler. Yetenek arttıkça bütçe de artıyor. Legendary sınıfı paralı askerler tek başına çoğu zorluğu kaldırabilecek hem mental hem de fiziksel bireyler. Yüzükten mermi geçirebilecek kadar da yetenek fışkıran bir haldeler. Onların kolay kolay ölmesini istemezsiniz.

    Asker seçimlerinde bu arkadaşların birer birey olduğunu unutmamanız lazım. Kendi aralarından anlaşabildikleri / anlaşamadıkları kişiler mevcut. JA2 oynarken Ivan ve Igor’u kadroma eklediğimde kendi aralarında Rusça konuştuklarını gördüğüm an yaşadığım şoku ve hiçbir şey anlamadan onları dinlemiş olmamı unutamıyorum. JA böyle bir yapım.

    Kenarından tutorial mantığı ile başladığınız ada size adım adım zorluğu artan bir şekilde JA mantığını veriyor. Benzer oyunları unutun. Burası Jagged Alliance, burada sırtınızı sağlam bir yere yaslayıp birlikte çarpışarak hayatta kalacağınız, tüm askerlerinizin bir diğerinin görüş açısında olduğu ve destek verebildiği, en zayıf halkayı hiçbir zaman karşıya göstermemeniz ya da askerinizi bir yerlere “arkalasın” diye tek yollamamanız gereken bir oyun. Yoksa ham yapıyorlar, acımıyorlar.

    Görsel olarak izometrik yapımın üzerine harika bir şekilde grafik kurgulanması, harita düzeni ve efektler geliştirilmiş. Etraf o kadar güzel ki, bazen dalıp gidiyorsunuz detaylara. Etkileşime girebileceğiniz objeleri de tek tuşla haritada görebilmeniz harika.

    Müzikler ve atmosferle birleşen efektler sizi cidden çatışmanın ortasında hissettiriyor. Yormuyor, aşırı gaza da getirmiyor ama tam kıvamda tutmayı sağlıyor.

    Genel harita ekranında askerlerinizi götüreceğiniz yerleri seçerek hareket edebiliyorsunuz. Askerlerinizin insan olduğunu unutmamanız lazım. Dinlenmeye, kendilerini geliştirmeye, moral depolamaya ihtiyaçları oluyor. Bazı askerler moral ve motivasyon olarak çok çabuk kırılabiliyorlar. Yanında öldürücü bir yara alan takım arkadaşını gören bir paralı askeriniz bir anda delirerek %500 daha isabetli atışlar yapıp etrafa ölüm kusabiliyor. Ama bu süreçte o askeri siz yönetemiyorsunuz. Ya da kafayı yiyerek korkup kaçabiliyor. Her bir askerin neye dönüşeceği biraz da olaylara bağlı. Bu arada insan olduklarını belirtirken bu askerlerin birbirlerini sevme ya da nefret etme gibi olayları da oluyor. Cidden bir yerden sonra eeeh diye bağırmak isteyeceğiniz anlar yaşamanız olası.

    Oluştıracağınız ekiplerin dengeli olmasına, iyi nişancı askerlere, medikal olarak güçlü kişilere, teknik bilgisi yüksek paralı askerlerin dengeli karışımı olmasına dikkat etmeniz gerekiyor. Farklı silah türleri mevcut. Sniper tüfekleri, tabancalar, pompalı tüfekler, ağır makinalılar derken her biri farklı bir çatışma alanı için avantaj sağlayabiliyor. Tüm bu dengeleri kurmak sizin elinizde.

    Jagged Alliance 3 yukarıda anlattığımdan çok daha fazlasını size sunmak için bekliyor. Benim bile henüz görmediğim yerler, kişiler, olaylar mevcut. Sizi uzun süre başında tutacak kadar detaylı bir oyun olarak arşivinizde yerini alabilir.

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN