Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Dijital KültürInstagram annesi olmak

    Instagram annesi olmak

    Son zamanlarda internet dünyasında moda olan bir kavram var: Instamom olmak! Bu ifade sosyal medyayı yoğun olarak kullanan ve yaptığı paylaşımlardan para da kazanan anneler için kullanılıyor. Peki kim bu instamom’ların neden binlerce takipçileri var? Anneler neden onları takip ediyor? Benim de Anne Bebek Kulübü (@annebebekkulubu) hesabıyla dahil olduğum bu dünyada neler olup bittiğini sizler için yazdım. İşte ‘Instamom’lar ve merak edilen gerçek hayatları!…

    Serap Oğuz ve kızı Tanem
    Serap Oğuz ve kızı Tanem

     

    Serap Oğuz Tan (@serapoguztan): Instagram annesinin bir günü nasıl geçiyor?Benim için gün 2 şekilde modelleniyor; ailemle geçirdiğim vakit ve işimle geçirdiğim vakit. Kızım
    okula bıraktıktan sonra iş yerime geçiyorum. Ekibimle güzel bir kahvaltı ile güne başlıyor, hem dijital ajans tarafında hem de parti evi tarafında gereken hazırlık ve projeleri gözden geçiriyorum. İki farklı sektörü idare ettiğim için hayli yoğun bir tempoda çalışıyorum. Gün içerisinde katılmam gereken bir toplantım ya da ev sahipliği yaptığım bir organizasyonum varsa güzel bir makyaj yaparak ve tabi ki kombin seçimimle birlikte İstanbul trafiğine katılmak üzere yola çıkıyorum. Gün içerisinde çokça anlatıyor, çokça planlıyor çokça hayata geçiriyor, çok eğleniyor ve çok güzel anılar biriktirmeye gayret ediyorum.Dijital dünyanın olmazsa olmazı bol bol fotoğraf çekilme ve içerik üretmek de günün önemli detayları…
    Ama benim için gün asıl 2. modelimizde. Kızımı okuldan almaya gittiğimde başlıyor. Birlikte en sevdiği etkinlikleri yapıp günü etkin geçiriyoruz. Sonra birlikte eve gelip yemek yiyip masal okuyup uyuyoruz. Onu uyuturken ben de uyuyakalmadıysam bilgisayar, telefon başına geçip maillerimi atıyor, işlerimi organize ediyorum.

    Hesabımda ailem ve çocuklarımla ilgili neleri paylaşırım? Her koşulda aile olabilmeyi ve aile birliğini koruyabilmeyi başarmanın mümkün olduğunu gösterebilmek için elimizdekilerin değerini hatırlatabilecek anektodlarla paylaşımlar yapıyorum. Bir lokma simiti paylaşırken ailemle bir lokmasını da martılara atıp vapurla geçirdiğimiz bi yolculuk gibi mesela. Bazen dalgalı deniz bazen durgun.. bazen Rüzgar var soğuk içeri kaçıp sarılıp birbirimize ısınıyoruz; bazen sıcak yakıyor güneş , ışıldayan dalgalardaki köpüklere hayallerimizi anlatıyoruz… Yaşıyoruz ve yaşadığımız anın kıymetini bilerek hissederek , takipçilerimize de bu hissiyatı yaşatıyoruz. Onun dışında da girişimcilik üzerine yaptığım paylaşımlar seviliyor, kadınlara destek olmak , güçlü olmak , ayaklarının üzerinde durmayı başarmak ve motivasyon paylaşımları benim de en keyif aldığım paylaşımlar.
    Paylaşım yapmak istemediğim konulara gelince… Nefret söylemi dili bana uzak. Halkı bölen siyaset, futbol, din gibi konularda dikkatli paylaşım yapmak gerek bence. Yani halkı ayrıştırıcı şeyler değil, birleştirici şeyler paylaşmak gerek:)
    Bu işten gelir sağlıyor muyum? Bir şey “iş gibi yapılıyorsa , gelir sağlanmalı” 10 senedir yazan, 8 senedir danışmanlık veren bir profesyonel olarak tabi ki dijital dünya finansal bir gelir kaynağı. Bu hepimiz için geçerli. Ama @mutluannelerplatformu ile hayata geçirdiğim onlarca sosyal sorumluluk projesinin de yayılımı dijital dünyadan geçiyor ve orada herhangi bir maddi kaygı gözetmiyoruz.
    Hayatımdan mutlu muyum? Ucu mutluluğa değen her projenin altında olan biri olarak elbette cok mutluyum. Etik değerler çerçevesinde birlikte yol aldığım ekip arkadaşlarım ve meslektaşlarımla devam ettiğim sürece de mutlu olur, mutlu ederim.
    Kırmızı Çizgim;  Çocuklarımızın ve ailenizin  güvenliğini tehdit edecek her türlü tehlikeli durumdan korunmaya gayret ederim. Bununla birlikte İşimi yaparken etik değerler çerçevesinde olmak önemlidir benim için. Bu etik değerleri aşan durumlara karşı duruşum kırmızıdır ve nettir
     
    Instagram hayatımda  ne gibi değişikliklere yol açtı…  İnstagram dan önce de blog vardı benim hayatımda. Aslında tek basına Instagram değil, sosyal medya hayatımda daha büyük bir kitleyle etkileşimde olmama vesile olduğu için hayallerimi yaşayıp yaşatmamı sağladı…

     

    @mutfakta_bebek_var (Kadriye Altınbaşak): Instagram annesinin bir günü nasıl geçiyor? Kızımın ek gıda döneminde ek gıda tarifi bulmakta zorlanan anneler için açmış olduğum bu sayfayı son zamanlar da, günlük gibi kullanmaya başladım.

    Instagram annesi tabiri açıkçası benim için pek uygun bir tabir değil. Ben sıradan bir anneyim. En az sizin kadar ilgili, alakalı, araştıran, düşünen, yanlış yapan, hata yapan ve mükemmel olmak için çabalayan, diğer anneleri görüp kendi anneliğini zaman zaman sorgulayan bir anneyim. Instagram annesi tabirini pek kabul etmesem de bize verilen isim olduğu için size bir günümü anlatmak isterim. Aslında zaman zaman sayfamda bir günümüzü gösteren 1 dk’lık videolar çekiyorum ama yazıya dökmek gerekirse, sizin bir gününüzden pekte farklı bir şey yapmıyorum. Sizin çocuklarınıza hazırladığınız kahvaltıyı çocuklarınıza sunarken, biz çocuklarımıza hazırladığımız kahvaltıyı paylaşarak diğer annelere fikir olması açısından binlerce bebeğe sunmuş oluyoruz. Bunun dışında çocuklarınızla en zorlandığınız zamanları dile getirerek, gerek yazarak, gerek hikaye çekerek bunun bir tek size veya sizin bebeğinize özel olmadığını göstererek, bir yerde kendinizi yalnız hissetmemeniz için sizi motive ediyoruz. Bunu yaparken “ben sizden daha mükemmelim” diye değil, bende sizin bebeğinizi büyütürken çektiğiniz sıkıntıları çekiyorum “yalnız değilsiniz” mesajını veriyorum ve annelere yaşadıkları zorluklar konusunda destek oluyorum.

    Instagram annelerinin bir çoğu kendi hayatını gerçek olandan farklı gösterip, sizin anneliğinizi sorgulamanıza neden olabilir. Ancak unutmayın ki siz bebeğinizin görüp görebileceği en mükemmel annesiniz!

    Yemek yapmak, temizlik, ütü, cam silmek gibi bir çok ev kadınının yaptığı iş yanında; biz bir de bu yaptıklarımızı gerek yazarak, gerek video çekerek, gerekse fotoğraflayarak sizlere sunuyoruz. Elbette bu durum göründüğü kadar kadar kolay değil!..

    Hesabımda ailem ve çocuklarımla ilgili neleri paylaşırım? İlk dönemlerde ek gıda paylaşımları yaptığım sayfamda, dönem dönem çocuklarımın geçirmiş olduğu rahatsızlıklar, ailemle birlikte yaşadığımız zorlukları veya kolaylıkları paylaşıyorum. Dediğim gibi siz bir günde neler yaşıyorsanız bende bu yaşadıklarımı paylaşıyorum.

    Kırmızı çizgim nedir? Aslında bir tane kırmızı çizgim yok. Ancak en belirgin çizgim evlatlarım. Şahsıma söylenen birçok yoruma , eleştiriye cevap verebilirim. Hakaret olmadığı müddetçe… Lakin evlatlarıma yapılan yorumlar ve eleştirilere pek olumlu bakamıyorum. Bir anneyi laflarıyla vuran başka bir anne olunca pek anlayışlı davranamıyorum.  Ailemle ilgili olarak da, benim büyük kızım ilk evliliğimden olduğu için, şu anki eşimle kızım arasında ki ilişkiyi, eşimin “üvey babalık” yapıp yapmadığının sorulması beni oldukça rahatsız ediyor.

    Paylaşım yapmak istemediğim konular… Siyasi paylaşım yapmayı doğru bulmuyorum. Bir çok kitleye hitap ediyoruz. Bizi bu görüşlerimizden dolayı yargılayan veya destekleyen kişilerin olmasını pek istemiyorum. Bir de güvenmediğim ürünleri paylaşmayı doğru bulmuyorum. Bebek sağlığı üzerine kurulan bir sayfa olduğu için bizim daha hassas davranmamız gerekiyor.

    Bu işten gelir sağlıyor muyum? Evet. Bu işten gelir sağlıyorum. Çünkü bu platform bizim ciddi anlamda mesaimizi alıyor. Örneğin gelen mesajlara yanıt vermek!.  Diyelim ki bir soru geldi. Bu soruya yanıt vermemiz ve bu kişiyle devam eden sohbetimiz ortalama 15-20 dakikamı alıyor. Günde binlerce mesaj geldiğini düşünürsek bu süre saatleri bulur. Elbette binlerce mesaja cevap veremiyoruz ama elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum. Bugün bir işyerinde çalışsam aynı emeği vereceğimden buranın da bir yerde iş yeri olduğunu düşünerekten gelir elde ediyorum.

    Hayatımdan mutlu muyum? Elbette mutluyum. Mutlu olmak için birçok sebebim var. Benim mutluluğumla mutlu olan, benim mutsuzluğumla mutsuz olan bir kitlem var.

    Instagram hayatımda ne gibi değişikliklere yol açtı? Birçok yeni insanla tanışma fırsatı buldum. Beni seven insanların olduğu kocaman bir ailem oldu. Bizi merak eden, görmeyince “her şey yolunda mı? “ diye soran arkadaşlarım oldu. Her şeyden önce “yalnız bir anne” olmadığımın farkına vardım. Tek benim bebeğim iştahsız değildi, tek benim bebeğimde süt alerjisi yoktu ama ben kendimi hep böyle düşündüğüm için mutsuz bir anne olma yolunda ilerliyordum. Oysa şimdi binlerce anneye yalnız değilsiniz bende sizin gibiyim diyebiliyorum.

    @aylinanne (Aylin Çalışkan) Bir günüm nasıl geçiyor? Bekar bir anneyim. 24 saat 10 yaşındaki oğlum, profesyonel iş yaşamım ve evdeki sorumluluklarına yetmiyor. Haftanın 9 gün olması işime yarar mesela… Hafta içi her gün Sabah ezanıyla kalkıyorum. Oğlumu okula hazırlıyorum, kedimiz Duman’ı da güne hazırlamam gerek. 1 saatim var. Ev işi yapıyorum ve okula hazırlık yapıp yollara düşüyorum. Tam gün çalıştıktan sonra koşa koşa eve geliyorum. Akşam yemeği, ev işlerini hallederken bir yandan araştırma yapmam gereken konulara çalışıyorum. Oğlum okuldan gelince ödevleri ile ilgilenip, akşam yemeğiyle zaman geçiyor. Uyku zamanına kadar tempomuz yüksek. Oğlum uyuduktan sonra profesyonel çalışma alanımla ilgili olarak resmen ders çalışıyorum. Dosya oluşturma, not hazırlama vesaire… Sonra ilgi alanım olan astroloji ile ilgili çalışmalarımı tamamlayıp uyuyorum.

    Hesabımda psikoloji, astroloji ve eğitim üzerine uzman görüşlerimi paylaşıyorum. Kırmızı çizgilerim var. Siyaset ve politikadan pek hoşlanmam ve içeriğimde yer almaz. Gümdemde ki polemiklerden beslenmemeyi tercih ediyorum. Beslenme derken; yemek fotoğrafı paylaşmam. Bikini ile göremezsiniz. Eğer görürseniz bir yerlerde kapak kızı olmuşumdur, ondandır.. Ailem ve yakın arkadaşlarımla özel zamanlarımı pek paylaşmam. Özel hayatımdan bilgi veririm ama dertlere derman olacaksa. Yoksa özel durumlarımla kimseyi oyalamak istemem.

    Bu işten gelir elde etmiyorum. Cennette yaşadığımı düşünüyorum. Cehenneme dönen zamanlarım oldu. Bu zamanları şöyle aştım: bir yerde bir sorun varsa ve ben o sorunu sorun olarak görmeye devam ediyorsam o sorun hiç bitmiyor. Aşmaya karar verdiğim anda ve biraz emek sarf edince sorun sıkıntı pek kalmıyor. Var olan mevcut problematik durumları kendimi güncelleyerek çözüp, aştığımı ifade etme isterim. Yani, sorunların benden kaynaklandığını ve aşmam gereken yerler olduğunu düşünür, problem çözme yeteneklerimi hep güncellerim.

    Instagram’ı seviyorum. Çok şey öğrendim. Mesleki gelişimime, anneliğime, kariyerime… çok olumlu katkıları oldu ve olmaya devam edeceğine inanıyorum.

    @yesimmutlu (Yeşim Mutlu): Instagram annesinin bir günü nasıl geçiyor? Ne kadar Instagram annesiyim bilemiyorum 🙂 06.30’da güne başlayan bir anneyim. Kızlara kahvaltı hazırlar ve onları uyandırırım. Kahvaltı sonrası 07.30’da servis ile okula gidiyorlar. Kahvaltı sonrası hemen gün planımı gözden geçiririm.Üç çocuklu ve aktif bir anne olarak çok planlı ve organize yaşıyorum. Günlük rutinimde kahvaltı sonrası emaillerimi ve sosyal medya yorumlarımı cevaplarım. Haftanın iki günü eğitimim var. Eğitim içinde çalışmam gerekiyor. Diğer kalan günlerde danışmanlık, toplantı, fotoğraf çekimleri, yazılar ve röportajlarım için planlı bir şekilde hareket ederim. Geçmiş yıllarda katılmaya özen gösterdiğim marka etkinlikleri ve özel davetlere sadece zamanım uygunsa katılırım. (Örneğin toplantı öncesi, çekim çıkışı vb.) Gün içinde nerede olursam olayım kızımı 17’de yüzme antremanından alırım. Sonrasında anne ve eş zamanım başlar. Bu yıl LGS sınavına girecek kızım var. Onun yüzme antremanından kalan günlere göre belirlediğimiz ders, sınav vb her gün dolu dolu geçiyor. Haftasonu ise LGS’ye hazırlanan kızımın dershane, ders, antreman vb çok koşmalı geçer. Kalan tüm zamanlarda çocuklarla plan yaparım (müze gezme, sergi  vb) Üç kızımla da baş başa zaman geçirmeye ayrı özen gösteriyorum.

    Hesabımda çocuklarımın fotoğralarını paylaşırken çok dikkat ediyorum.  Instagram hesabımda ailem ve çocuklarımla ilgili bilgiler son derece sınırlıdır. Anne olarak çocuklarımın sosyal ağlarda fotoğraf paylaşımına bakışım çok net. 2013 yılından bu yana sosyal ağlarda son derece temkinli ve özenli fotoğraflar paylaşıyorum. Çocuklarımın fotoğraflarını paylaşırken mahremiyetlerine özen gösteriyor ve onların izni olmadan hiçbir fotoğrafı paylaşmıyorum. Bazen instagram hikayelerimde onların izniyle paylaşım yapıyorum. Çocukların sosyal medyada paylaşılması ile ilgili net kurallarım var. İçeriklerimde doğum günü, bayram ve okulun son günü vb dışında paylaşımlar yok. Sosyal medyada çocuk mahremiyetine son derece önem veriyorum.

    Sosyal medyada kesinlikle paylaşmadığım içerikler tabii ki var. İnsan haklarına saygısı olmayan, çevreye ve hayvanlara karşı duyarsız markaların içeriklerini asla paylaşmam. Bu sebeple boykot ettiğim ve ürünlerini satın almadığım firmalar var. Veganım;  ürünlerini hayvanlar üzerinde test eden markalarla asla yan yana gelmem. Keza aynı şekilde linç kültürüyle beslenen, sosyal medya hesabından nefret söylemleri ve zorbalık yayan Instagram hesaplarının beni de takip etmesine izin vermem ve asla takip etmem.

    Yasal çerçeve dahilinde yıllardır influencer marketing ve danışmanlık gelir modeliyle çalışıyorum. Barter ve diğer çalışmalarımda sözleşme / fatura talebim olur. Sözleşme yapılamayacaksa mutlaka yazılı email isterim. Herhangi bir “aracı influencer marketing ajansı” ile çalışmıyorum. Tüm çalışmalarım danışmanlık şirketim MAMİ üzerinden takip edilebilir.

    Hayatımdan memnun mutlu muyum? 35 yaşından sonra kurumsal hayatı bırakmış ve kendi hayatının patronu olarak çalışan bir kadın olarak buna cevabım kesinlikle evet. Sevdiğim işi yapıyorum. Hobim işim ve çok mutluyum.

    Kasım 2010’dan bu yana Instagram kullanıyorum. Türkiye’de instagramı kullanan ilk 50 kişiden biriyim. Haliyle Instagram tarihinde büyük değişiklikleri birebir yaşadım. Çok aktif ve sürekli yenilenen bir platform Instagram. Her geçen gün öğreniyor olmak bana mutluluk veriyor.

    Instagram benim hayatımda en büyük değişikliği gizlilik ve güvenlik açısından gerçekleştirmiştir. Facebook’tan Instagram’a geçen süreçte sosyal medyada çok rahattım. Hiç düşünmeden paylaşımlar yapar, konum, aile detaylarım vb paylaşırdım. 2012 yılında bir kırılma noktası yaşadım. O günden bu yana da çok özenli bir kullanıcıyım. Instagram benim için bir amaç değil bir araç. Ne marka için yaşarım ne de markaların dikkatini çekmek için özel içerikler paylaşırım. İnanmadığım, yaşamadığım ve asla tasvip etmediğim içerikler hesabımda yok. Bu sebeple çok seçiciyim. Lakin Instagram’ın şu an geldiği nokta bambaşka. Çok kişi bu dünyanın içinde olmak için gerçek olmayan hayatlar yaşıyor. Ama herkesin sosyal medyası kendine.


    @zehradorter (Zehra Dörter) : Instagram annesinin bir günü nasıl geçiyor?
    Normal bir çalışan anneden çok farklı geçmiyor. Gündelik ev işlerimi yaptıktan sonra içerik üretiyorum, mesleğimle alakalı işlerimi yapıyorum. Bolca okuma yapmaya çalışıyorum. Çocuklar okuldan geldikten sonra onlarla zaman geçirmeye ve planlı oyunlar oynamaya çalışıyorum. Eş zamanlı olarak bu süreçlerimi hikayelerimde insta-ailemle paylaşıyorum.

    Hesabımda neleri paylaşıyorum? Anlık paylaşımlar yapıyorum. En pasaklı halim de var, en güzel halimde. Mutluyken de paylaşıyorum, mutsuzken de, hastayken de. Kendimi çıkmazda hissettiğimde de paylaşıyorum ve takip eden annelerimden destek alıyorum. Böylece birbirimizden de öğreniyoruz.

    Kırmızı çizgim… Çocuklarımın büyüdüğünde bunu nasıl paylaşırsın benim özelim diyebileceği ve istismara yol açabilecek paylaşımlardan uzak duruyorum. Empati yapıyorum, ben olsam ne hissederdim diye, üzüleceğimi düşündüğüm nokta kırmızı çizgim.

    Bu işten gelir elde ediyorum. Ancak eşimin ya da çocuklarımın rencide olabileceği, utanabileceği paylaşımlar asla yapmam. 


    Instagram hayatımda  ne gibi değişikliklere yol açtı? Yalnız olmadığımı gördüm. Mükemmel anneliğin ütopya olduğunu, herkesin anneliğinin farklılık gösterdiğini ve birbirimizden öğrenecek çok şeyimiz olduğunu gördüm. Hiçbirimiz mükemmel değiliz ve mükemmel olmak zorunda da değiliz. Gelişim alanlarımızın farkına varıp gelişiyoruz, öğreniyoruz. Birbirimizden katkı alıp, katkı oluyoruz. Bir de bilginin sonsuzluğu ile yüzleşiyoruz.

     

     

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN