Akıllı telefonlar son dönemde en çok kamera özellikleriyle dikkat çekiyorlar. Birçok akıllı telefon şirketi, fotoğraf ve video konusunda köklü firmaların desteğini arkasına almış durumda… Lenovo da bir başka köklü fotoğrafçılık firması olan İsveçli Hasselblad ile çok farklı bir çalışmaya imza attı.
Tam bu noktada Hasselblad’ı bilmeyenler için bir bilgilendirme yapmak gerekirse, 1841 yılında İsveç’te kurulmuş bir firmadan söz ettiğimizi hatırlatayım. Fritz Wiktor Hasselblad tarafından kurulan firmanın faaliyet alanı ticaretti. Ancak, F.W. Hasselblad’ın oğlu Arvid Viktor, fotoğrafçılıkla ilgileniyordu ve firmaya bir fotoğrafçılık bölümü eklemek istedi. Hatta bu yatırımı yaparken de şunları söyledi: “Bu işten çok para kazanamayacağımızı biliyorum ama en azından fotoğraf işlerimizi bedavaya getiririz.”
Kalitesi ve çevre koşullarına dayanıklılığıyla ün yapan Hasselblad, NASA’nın uzay operasyonlarında da kullandığı fotoğraf makinesi oldu. 1962 ve 1963 yıllarında Mercury Project kapsamındaki görevlerde kullanmaya başlanan Hasselblad’lardan 12 tanesi halihazırda ay yüzeyinde bulunuyor.
Hasselblad malum… Motorola ve Lenovo da öyle… Peki bu markaların iş birliğinden ortaya çıkan sonuç sizce nasıl olur?
Yapılan araştırmalara göre akıllı telefon kullanıcılarının yüzde 36’sı en az haftada iki kez cihazlarıyla fotoğraf çekiyorlar. Hatta öyle ki, 2015 yılında akıllı telefonlarla çekilen fotoğraf sayısı 1 trilyonu aşmış durumda. Birçok kişi, akıllı telefonlarının fotoğraf performansının daha da geliştirilmesi beklentisi içinde…
Akıllı telefonların yakın tarihine baktığımızda 2013’te Samsung’un fotoğraf makinesi yüzlü bir Galaxy S4 ürettiğini hatırlayabilirsiniz. Zum özellikli bu “akıllı telefon” önemli bir deneme olmaktan ileri gidemedi ne yazık ki… Daha sonra da Sony’nin WiFi ile bağlanan QX serisi objektif biçimli zum kameraları piyasaya çıktı.
Ancak Lenovo Moto Z ve Hasselblad, Moto Mods özelliğiyle kullanıcılara farklı bir avantaj sunuyor. Telefonunuzu ancak siz istediğinizde bir fotoğraf makinesine dönüştürebiliyorsunuz. Diyelim, bir tatile çıkacaksınız. Yalnızca Hasselblad True Zoom’u telefonunuza eklemek yeterli oluyor.
10x zum özellikli kamera 12 MP çözünürlüğe sahip ve 1/2,3 boyutlarında bir sensora sahip… Birçok fotoğraf tutkunu gibi benim de beklentim, bu özelliklerin bir tık daha üstün olması yolundaydı. Ancak hislerim beni yanıltmıyorsa bu Moto Mod’un “Pro” sürümü de piyasaya çıkacak gibime geliyor.
Telefonunuza iliştirdiğiniz Hasselblad True Zoom, şayet telefonunuz çalışır durumdaysa, kendi üzerindeki güç düğmesinden açılıp kapatılabiliyor. Hasselblad True Zoom devreye girdiğinde telefonun ekranı, fotoğraf ve videolarınızın kalitesini gözlerinizin önüne seriyor. Metalik portakal renkli deklanşör düğmesi, 25 – 250mm objektif ölçüsünde zum yapabilen bir power zum düğmesine sahip. Doğrusu, 24 – 240mm ölçülerinde bir zum lense sahip olduğum için 10x zum yeteneğinin keyfini çıkartmakta çok fazla yabancılık çektiğimi söyleyemem.
Fotoğraf özellikleri gelişen birçok akıllı telefonda olduğu gibi Hasselblad True Zoom da JPEG+RAW çekebiliyor. “Nedir bu RAW?” diye soranlar olabilir. Kısaca “RAW” ismiyle müsemma “Çiğ, pişmemiş” gibi bir anlama geliyor. JPEG, çekmiş olduğunuz fotoğrafın kullanılan makine tarafından yorumlanmış hali anlamına gelirken, RAW fotoğraf üzerinde taşıdığı tüm veriler ile sizin uygun bir yazılımla kendi yorumunuzu yapmanıza izin veriyor. Elbette fotoğrafın tüm verilerini de üzerinde taşıdığı için biraz daha büyük bir dosya oluşturuyor.
Birçok markanın olduğu gibi Hasselblad’ın da kendine ait bir RAW işleme yazılı mevcut. Phocus adlı bu yazılımı kişisel bilgisayarınıza ya da iOS akıllı telefonunuza indirerek çalışabilirsiniz. Her ne kadar Moto Z, Android işletim sistemine sahip bir telefon olsa da ne yazık ki, şimdilik Phocus’un Android sürümü yapılmış değil. Bir an önce hazırlanacağını ümit ediyorum doğrusu…
Kendimden biliyorum, fotoğraf çekerken belirli ayarlarınızın sabit kalmasını istersiniz. Oysa, Hasselblad True Zoom, birkaç saniyeliğine kapatsanız bile sizin yaptığınız ayarları hiçe sayarak fabrika ayarlarına dönüyor. Bazen sürekli ayara değiştirmek can sıkıcı olabiliyor.
Yaklaşık 10x zum, diyafram değerinizin f/3,5 – 6,3 arasında olmasına neden oluyor doğal olarak. Şöyle ki 25mm odaktayken f/3,5 250mm odağa yükseldiğinizde ise f/6,3 diyaframa yükseliyorsunuz. Bu da zum yaptığınızda makinenin sensorune yansıyan ışığın azalması anlamına geliyor elbette. Burada çok düşük ışık değerlerinde zum yapmak ISO değerini yükselteceğinden tavsiyem, zum özelliğini ışığın daha bol olduğu alanlarda kullanın. Bir de fotoğrafınızın yüksek ISO değerleriyle gürültü (noise) yapmaması için ISO 800’ü aşmayın, hatta daha da aşağısı mümkünse oralarda kullanın.
Geniş açıda kullandığınızda “distortion” sorunuyla karşılaşacağınızı, hatta köşelerde kararma olacağını mutlaka göz önünde bulundurun ve yazılımınızın lens ve distortion düzeltme özelliklerinden mutlaka yararlanın.
Son olarak… Hasselblad Moto Mod kutusundan son derece şık bir taşıma çantası da çıkıyor. Lenovo Moto Z ve Hasselblad True Zoom birbirine bağlıyken bu çantada taşıyabiliyorsunuz. Geçtiğimiz yıl itibariyle 75 yılı geride bırakan Hasselblad, iyi bir iş çıkartmış. Akıllı telefonlarla fotoğraf çekmek benim için çok kolay bir şey değil. Ekrana basmaya çalışmak, düğme aramak vs. bazen telefonun elinizden düşmesine bile neden oluyor. Oysa Hasselblad’la adeta bir fotoğraf makinesi tutuyor gibisiniz. 144 gramlık ekstra ağırlığı hissetmiyorsunuz bile. Ayrıca LED flaşı da inanılmaz bir menzile sahip. Ancak daha büyük bir sensor ve biraz daha pro özellikler de beklemiyor değiliz. İyi bir başlangıç olmuş…