Google’ın yakında kullanıma sunacağı yapay zeka destekli uygulaması Lens, yakınımızdaki bina ve cisimlerle ilgili bilgiler almamıza yardımcı olacak.
Yapay zeka (İngilizce ismiyle Artificial Intelligence) son yıllarda daha sık duymaya başladığımız bir kavram. Bu kavram aslında çok yeni olmasa da hayatımıza yaygın olarak girmeye başlaması son 5 yıllık sürede gerçekleşti. Daha önce büyük donanım gücü ve milyonlarca dolarlık bütçelerle kullanılabilen yapay zeka çözümleri bulut teknolojilerinin gelişmesi, donanım çözümlerinin ucuzlaması ve hızlanması ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte tabana yayıldı.
Yapay zeka ve derin öğrenme (Deep Learning) alanlarında çalışmalar yapan Google, elindeki arama verilerini farklı çözümlerle bir araya getirerek yeni servisler sunuyor. Bunlardan biri olan Google Lens, 17 Mayıs’ta ABD’de düzenlenen Google I/O etkinliğinde bizzat şirketin CEO’su Sundar Pichai tarafından tanıtıldı.
Aslında bir uygulama
Google Lens günün sonunda bir cep telefonu uygulaması. Yapay zeka ve AR (Artırılmış Gerçeklik – Augemented Reality) teknolojilerini kamera ile birleştirerek kullanıcılara ek faydalar sağlıyor. Örneğin uygulamayı açıp bir çiçeğin fotoğrafını çektiğinizde size bu çiçeğin türü ile ilgili bilgi verebiliyor. Ya da uygulamayı açıp kamerayı etrafta gezdirdiğinizde kadraja giren bir restoranla ilgili bilgileri gerçek zamanlı olarak gösterebiliyor (haliyle bu bilgiler Google veritabanından geliyor). Son olarak bir modem ya da router’ın arka yüzünde bulanan şifre ve erişim noktasını adını otomatik olarak tanışıp telefonunuzu bu ağa bağlayabiliyor. Uygulama ile ilgili detaylar Google’ın I/O etkinliğindeki sunumunda yer alıyor.
Uygulamanın kabiliyetleri ile ilgili bilgiler şimdilik bu kadarla sınırlı. Ancak bu anlatılanlar bile kamuoyunda heyecan la karşılandı. Elbette günün sonunda uygulama kullanıma sunulduğunda bu iddia ettiği fonksiyonların tamamını gerçekleştirebilecek mi ona bakmak lazım. Bu tarz sunumlarda konu biraz abartılıp pazarlama öğeleriyle zenginleştirildiğinden gerçek hayattaki sonuçlar hayal kırıklığı oluşturabiliyor.
Beklentilerin yüksek olduğu Google Lens, yapay zeka ile fotoğraf ve video çözümlerinin buluştuğu ilk uygulama değil. Daha önce farklı firmalar da (mesela Blippar) kamera destekli bu tarz çözümler sundu. Fakat Google hem yapay zeka hem de kendi arama altyapısını Lens’e entegre ettiği için bir adım önde görünüyor.
Bilmediğimiz bir yerde etrafımızdaki lokanta ve kafeleri araştırırken bu tarz bir uygulamadan yararlanmak kulağa hoş geliyor. Yine de Google Lens’in sunduklarını arazide görmek gerekiyor. Vaad edilenlerle sunulanları karşılaştırmak için bu şart. Hatta uygulama kullanıma sunulduğunda kısmet olursa yine bu sayfalarda bir inceleme yapabiliriz.
Hayata kolaylaştırır
Google Lens sunacağı bu yeni fonksiyonlarla yeni bir dönemin kapılarını açıyor. Bugüne kadar elle ya da bilgisayar ile yaptığımız bazı arama ya da işlemleri Lens otomatik olarak cep telefonu ile yapmayı sağlıyor. Mobil cihazların yaygınlaşması ve kullanım anlamında bilgisayarları geride bırakması manuel olarak yaptığımız işleri telefonlar yardımı ile otomatize eden uygulamaların artmasını sağladı. Google Lens de bu uygulamalardan biri. Arama sonuçları ile yapay zekanın güzel bir karışımı olan uygulamanın ilerleyen dönemde farklı özellikler sunacağını da öngörüyorum.
Makine öğrenimi, yapay zeka, artırılmış gerçeklik ve benzeri teknolojilerin bu şekilde kullanımı ile hayatımız daha kolay hale geliyor. Elbette Google’ın bunları yaparken kullanıcı hakları ve veri gizliliği konusunda ciddi adımlar da atması gerekiyor. Her şeyi kaydeden ve gören bir yapay zeka farklı sıkıntılar doğurabilir.
Google Lens, sunduğu entegrasyon ve çözümlerle rakiplerinden bir adım öne çıkıyor. Elindeki devasa veriyi mantıklı bir kurgu ile sunan Google, her zaman olduğu gibi hem kullanıcıyı hem de kendini mutlu edecek bir çözüm üretmiş. Sonuçlarını arazide görmek istediğimiz uygulama önümüzdeki aylarda kullanıma sunulacak.
Işığınız bol olsun…
