Film yapımcıları ve bilim kurgu yazarları yıllardır otomobillerin düşünülemez olanı yapabileceği bir gelecek hayal ediyor. Gelecek temalı filmlerinde sıkça görülen bu hayallerin en popüleri ise uçan arabalardır. 2015 yılında geçen Geleceğe Dönüş II’de uçan arabalar karşımıza çıkmış olsa da, gerçekte hala günlük hayat için uzak bir teknolojiden bahsediyoruz. Bununla birlikte teknolojinin her yıl ne kadar hızlı ilerlediği göz önüne alındığında, bilimkurgudaki bazı ilerlemelerin gerçeğe dönüştüğünü hayal etmek imkansız değil. Bir sürücünün sağlığını izleyebilen veya sürücü gerektirmeyen otomobiller, bugün otomobil üreticilerinin üzerinde çalıştıkları teknolojilerden sadece ikisi. Bu haftaki yazımda fütüristik araç içi teknolojilere göz attım.
Otomobilinizden dünyaya açılan bir pencere ister misiniz?
En doğru ifade ile “dünyaya açılan bir pencere” olarak tanımlayabileceğimiz bu teknoloji araçların iç mekanlarını multimedya pencere ile donatıyor. Bu konsept özelinde yayımlanan videolarda ise genelde parmağı camın üzerinde şekiller çizen kişiler görürüz. Hatta tanıtım videolarında uzaktaki nesneler yakınlaştırılır. Bunların hepsi konseptin heyecan verici özelliklerinden de olsa bu tekonoloji asıl katkıyı konfor ve güvenlik tarafında verecektir. Buna göre bu teknoloji adım adım navigasyonla eşleşebilir ve sürücülere araç pencerelerinde yolun akışına göre söz gelimi nereye döneceklerini gösterebilir. Bu özellik kulağa bir telefona veya GPS ekranına bakmak için arada bir gözünüzü yoldan ayırmaktan çok daha iyi geliyor.
Kazaları önleyen hava yastıkları mı? Yok artık.
Hava yastıkları, sürücülerin için kazalarda kendilerini güvende hissetmelerini sağlayan önemli bir detaydır. Geleneksel olarak, her zaman arabanın içinde, genellikle direksiyon simidi ve gösterge panelinin içindeydiler. Ancak şimdi, otomobil üreticileri arabanın altına da hava yastıkları yerleştirmeyi düşünüyorlar. Bunun arkasındaki fikir, hava yastıklarının çarpışmadan sonra tepki vermek yerine bir kazayı durdurabilmesidir. Buna göre sensörler bir kazanın olacağını tahmin ederse, hava yastıkları açılır ve bu da aracın tamamen durabilmesi için yavaşlatmaya yardımcı olur. Araba üreticileri bu teknolojiyi hayata geçirirse sektörde oyunun kurallarını değiştirebilirler. Mercedes bir süredir bunun üzerinde çalışıyor olsa da, henüz hiçbir otomobilinde görünmedi.
Artırılmış gerçeklik teknolojili göstergeler güvenliğe katkı yapabilir
Bir baş üstü ekran gibi çalışan AR teknolojili bu gösterge paneli, sürücüye bir sonraki arabadan veya aracın etrafındaki diğer nesnelerden ne kadar uzakta olduklarını söyleyebilir. Saydam bir arka plana karşı veri sağlayabilen başarısız Google Glass cihazı gibi görünüyor. Benzer teknolojiler zaten yıllardır filmlerde görünse de, yakında gerçek arabalarda ortaya çıkmaya başlayabilir.
Yolcusunun kim olduğunu tanıyan konseptlere hazır mısınız?
Konsept otomobiller, hem otomobil tutkunlarını hem de amatörleri şaşırtmaktan asla vazgeçmez. Çoğu zaman çok fazla vaatleri olsa da, genelde sonu gelmez. Mini Vision adlı konsept otomobilde ise bunun tersini görüyoruz. Bu aracın konsept otomobil videosunda gösterildiği gibi, bir kişiyi araca adım atarken tanıyan bir karşılama sistemi var. Plan, bu özelliği bir araç paylaşım hizmetinin parçası olarak kullanmak gibi görünüyor. Bir arabanın, günde yüzlerce farklı insanı kullansa bile, yolcusunun kim olduğunu tanıması şaşırtıcı. Sürüş deneyiminin önümüzdeki yıllarda daha kişisel hale geleceğini söyleyebiliriz.
Parmak izi ile araç çalıştırmak mümkün olabilir
Anahtar kullanarak araç kapısı açmanın neredeyse ilkel göründüğü bir dönemdeyiz. Eskiden araba kapılarında bulunan tuş takımı numaralarını hatırlıyor musunuz? Günümüzde sürücülerin arabalarına binmelerini sağlayan anahtarlıklar ve anahtarsız yöntemler bulunuyor. Bugün akıllı telefonları ve diğer dokunmatik ekranlı cihazları düşündüğümüzde, hayal etmesi o kadar da zor olmayan yeni bir teknoloji var. Bir arabaya parmak izinizi kullanarak girmek çok da uzak bir hayal değil. Arabaların parmak izi okuma yöntemi olduğunda, bilimkurgudaki fikirler artık kurgudan ibaret olmayacak.