Death Stranding çıktığında hatırlayacağınız gibi yer yerinden oynamıştı. Oyunu seven kadar benim gibi ilk izlenimde hiç sevmeyenler de oldu. Konsol üzerinde o an ki deneyim beni bir türlü açmamıştı. Oyun PC’de çıkışını yaptıktan sonra ciddi anlamda kendimi kaptırdım diyebilirim. Herkes için oyun ve platform beklentisi elbette farklıdır ve ben o yapımın PC tarafında benim gibi düşünen ve hisseden insanlar için farklı bir kulvar açtığını düşünüyorum. Şimdi ise Death Stranding Director’s Cut ile eski köye yeni adetler getiriyoruz. PlayStation 5 ile katlanan güçlü yapı, yeni oyuncaklar ve dahası bizlerle.
Death Stranding Director’s Cut yenilenmiş ve eksikleri farklı seçenekler ile güçlendirilmiş bir yapım. Görsel yönden gücü arttırılan, yeni ara sahneler, eklenen görevler ile deneyimin yükseltildiği bir içerik. Ana hikaye görevlerinin temel olarak kaldığı, onların çevresinde bazı açık noktaların tamamlanıp yeni içerikler ve aktivitelerin serpiştirildiği, bu eklentilerinde ana oyun deneyimine ciddi anlamda farklı güzellikler ve gerçekten ilk oyun algısının çok ötesine taşıyabilecek “ilginç” noktaların birleştirildiğini söyleyebiliriz.
Kargocu mantığı ile yola çıkan ve dünyaya böyle hitap eden bir yapımın içerisinde şu an yarış pisti ve kargo fırlatma rampası gibi eğlenceli şeylerin eklenmesi oyun deneyimini bir anlamda tepetaklak ediyor. Oyunu çıktığı zaman oynayanlar hatırlayacaktır, kurgunun gerilim unsurları, oyunun deneyim odaklı his üzerinden oyuncuya yüklediği o anlamlı görsel ve işitsel etkileşimlerde yoğunluk daima anın yaşanması ve ilk kez gizemlerin çözülmesini odak alıyordu.
Şimdi ise konu biraz daha goygoy gibi görünüyor olabilir fakat bu olayında kendince farklı bir eğlencesi var desem ne düşünürsünüz? “Yapımcı bizimle dalga geçiyor herhalde?” dediğinizi duyar gibiyim. Zaten oyunun adında yer alan Director’s Cut da bu değil mi zaten? Düşünülen ve “bu da olmasın be” diyerek çıkartılan makul fikirlerle tanışma vakti!
Ana oyun sizi biraz daha gerçekten istenen ve beklenen bir Death Stranding deneyimine doğru sürüklüyordu. Esas alınan konu odağında daha ciddi ve baskın bir yoğunluk mevcuttu. Şimdi ise o deneyimin üzerinden 2. Bir sefer daha geçme fırsatı önümüzde. Yeni oyuncaklar ve eklentilerle acaba bu dünyada farklı şeyler nasıl oluru göreceğiz. Hatta bu oyuncaklar ile belki de çıksa çoğumuz “bu ne be?” diyerek oyuna olan sempatisini bile kazanamayabilirdi bile. Kendimizi sorgulatan bu ekleme-çıkarmaların akabinde eski save dosyanızı da PlayStation 4’ten sürükleyerek bu dünyada deneyimlerinize devam edebileceğinizi hatırlatmak fayda var.
Yeni eklenen çoğu nokta, özellikle sizin oyunda daha hızlı ilerlemeniz açısından oyunu kolaylaştıran bir yaklaşımda aslında. Bir yerden başka bir yere daha kolay gidebilmek, daha az şeyi düşünerek hareket edebilmek ve anı yaşamanın dışında süreci hızlandıran bileşenler.
Bütün bunlar olup biterken mini-game tadında bir yarış pisti ve poligon da bizi karşılıyor. Buradaki dereceleriniz de dünya ile birlikte yaşıyor.
Death Stranding Director’s Cut görsel ve işitsel gücünü PlayStation 5’in performansından alıyor. Ses ve görsellik konusunda üzerine oldukça iyi çalışıldığı gözlerden kaçmıyor. Hem deneyim hem PS5’in kendi öne çıkan özellikleri ile çok iyi harmanlandığı aşikar. Resmen “PS5 çıksa da şöyle ne varsa elden geçirip fişek gibi yapsak oyunu” demişler. Benzer motivasyonu PC sürümünde de görmüştük. PS5’in SSD farkını yükleme ekranlarında da görebiliyoruz.
Dokunsal geribildirim ile PS5’in farkını avucunuzda kargo çantası olarak hissetmeniz olası. Sam’in tepkilerini size yansıtan bu teknoloji çoğu oyun karşımıza gelen ince detayları ekrandan bize ulaştırıp deneyimlerimizi katlamamızı sağlıyor.
Death Stranding Director’s Cut eski oyun deneyimine farklı mekanikler katmayı hedefleyen ve bu motivasyonla sizi farklı ve önceki deneyiminizden başka noktalarda seçenekler üzerinden eğlence sunan bir yapım olarak karşımızda duruyor.
Death Stranding Director’s Cut oyununu beğendiyseniz buraya tıklayarak satın alabilirsiniz.
