Canon, dünya çapında milyonlarca insanın görme engeli veya görme sorunu nedeniyle sınırlı kaldığı bir dünyaya yeni bir bakış açısı getiren “Görülmeyen Dünya” sergisini Türkiye’de ilk kez Türkiye Görme Engelliler Derneği iş birliği ile hayata geçiriyor.
Dünya üzerinde 40 milyon görme engelli ve 250 milyon görme sorunu yaşayan insan bulunuyor. Görüntülerin ve görsel hikâye anlatıcılığının dönüştürücü gücüne inanan Canon ise “Görülmeyen Dünya” (World Unseen) projesiyle görmenin yalnızca gözlerle değil, kalple ve ruhla da mümkün olduğunu kanıtlıyor.
Görülmeyen Dünya (World Unseen) adını verdiğini fotoğraf sergisiyle Canon, görme engeli veya kısıtı olan bireylerin fotoğrafı ve sanatı görme deneyiminin ötesine taşıyarak dokunma ve işitme gibi duyularıyla deneyimlemelerini sağlıyor. Aynı zamanda bu eşsiz sergi; görme engeli bulunmayan kişileri de sıradan bakış açılarının ötesine geçmeye, dünyayı ve sanatı daha önce hiç hissetmedikleri bir şekilde görme engeli yaşayan bireylerin gözünden deneyimlemeye davet ediyor.
Sanat ve teknolojinin birleştirici gücü
Canon’un “ortak fayda için birlikte çalışmak ve yaşamak” anlamına gelen Kyosei felsefesinin özünü yansıtan Görülmeyen Dünya (World Unseen) projesi; dünyaca ünlü fotoğrafçıların, ödüllü foto muhabirlerin ve Canon marka elçilerinin çektiği fotoğraflara ev sahipliği yapıyor. Tüm bu birbirinden farklı hikayelere sahne olan fotoğraflar, Canon’un PRISMAelevate XL yazılımı ve Arizona yazıcı serisi aracılığıyla Braille, dokunsal ve kabartmalı baskı haline getiriliyor. Böylece her bir fotoğrafın anlattığı hikâyeye ziyaretçilerin ortak olması sağlanıyor. Ayrıca sergi alanında her bir fotoğrafın hikayesi sesli anlatımlarla hayat buluyor; dokunsal baskılarla ziyaretçilerin parmak uçlarına işleniyor.
Dünyayı farklı bir perspektiften görmeye cesaret et
“Görülmeyen Dünya” (World Unseen) projesi, görme engeli olmayan bireylere de dünyayı farklı bir perspektiften görme fırsatı sunuyor. Görme kısıtı olmayan ziyaretçiler, sergi alanındaki görsel bozukluk simülasyonları ve farklı duyusal deneyimlerle günlük hayatta görme engelli bireylerin karşılaştıkları zorlukları daha yakından hissediyor. Bu benzersiz deneyim, katılımcılara empati duygusunu ve başkalarının dünyasına dokunmanın gücünü hissettiriyor.