Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    GenelBloodborne İnceleme

    Bloodborne İnceleme

    Bloodborne ve bağlı olduğu devasa dünya her şeyin ötesinde, gelenek olarak aslında diğer Souls oyunlarına bağlı. Aradan geçen yıllarla beraber From Software oyunları yavaş yavaş kendi tarzlarına sahip oldular. Kesinlikle her seferinde üzerine koyarak ilerleyen bir firma ve bu sefer bambaşka bir maceranın kapısını aralamaya kararlılardı.

    Hack’n Slash/Aksiyon Rol Yapma oyununu Viktoryan ve bağlı olduğu boğuk evrene sokma düşüncesi biraz riskli. Orta Çağ temalı RYO’ların sunduğu güvenli ve artık alışılmış sulara veda etmek pek akıl karı değil gibi görünüyor.

    bloodborne

    Bloodborne sadece kendi kurallarını koymuyor. Salt RYO veya başka türde bir yapım değil. Birçok tarzdan ve ana akımdan parçalar alıyor ve bunları gayet organik bir biçimde kendi mekanikleri arasına eritiyor. İşin özü detaylar olunca, her bir düşmanın, her bir tuzağın özenle yerleştirildiğini kavramak oluyor. Bloodborne içerisindeki tek bir parça bile ne fazla ne eksik.

    From Software bu sefer sizi zombiye çevirmiyor ama firmanın ünü sağ olsun, bir yerden alıp bir yere vermekte ustalar. Görünürde ölmenin Kan Yankısı kaybetmek dışında bir eksi yönü yok gibi görünüyor ama işin aslı öyle değil. Artık ekipmanlarımız çok çabuk tükeniyor ve bir kaç ardı ardıma ölümden sona kendimizi dımdızlak ortada buluyoruz. Bu noktada umutsuzca bir farm başlıyor ve uzun süre o boss kapıları bizim için hayal oluyor.

    bloodborne_2_3013436a

    Oyunun sınıf sistemi önceki Souls oyunlarına göre biraz daha farklı ve RYO hayranları bu konuda biraz hayal kırıklığı yaşayabilirler. Bloodborne bariz bir biçimde önceki oyunlardan daha az özelliğe ve sınıfa sahip. Can Puna, Dayanıklılık, Yetenek gibi özelliklerin haricinde, orta çağ bazlı oyunlarda görmediğimiz bazı şeyler de mevcut. Silahların gücünü belirleyen Kanrengi ve eşya bulma sıklığınızı belirleyen Arkana gibi…

    Bloodborne bir şeyleri öğretme konusunda önceki oyunlardan bile daha acımasız. Kendinizi bir süre sonra “Ya ben nasıl seviye atlayacağım?” diye yakınırken bulmanız olası. Seviye atlayabilmek için öncelikle oyunun bir puan sistemi olan Sezgi’ye sahip olmanız gerekiyor. 1 sezgi puanı elde edince ana üssünüzdeki bebek canlanıyor ve siz de seviye atlayabiliyorsunuz.

    bloodborne_2

    En çok merak edilen konuların başında gelen bu dönüştürülebilir silahlar, oyun deneyimini bambaşka bir noktaya taşıyorlar. “L1” tuşuyla dönüşen ana silahınız doğrudan bambaşka bir silaha dönüşüyorlar. Aradaki etki arabadan, dev robotlara dönüşen Transformers’lar kadar çarpıcı.

    Ben kendi karakterimde çoktan oyunun ikonası haline gelen satır testereyi tercih ettim. Bunun sebebi dönüşüm yaptıktan sonra bile, sol elimdeki silahı kullanabilmek oldu. Testere özellikle sizi dövüş sırasında oldukça seri hale getiriyor. Doğru zamanda L1’e basmaksa mücadelenin seyri açısından büyük önem taşıyor.

    bloodborne_tgs

    From Software bu sefer gerçekten de bir hikayeyi bize evreleriyle anlatmaya çalışıyor ama neyin nerede olduğunu yine belirtmeyi unuttuğu için, ister istemez ipin uzu kaçıyor. Kendinizi bir anca asla geçemeyeceğiniz bir dövüşün ortasında bulabiliyor veya kokuşmuş bir hapishanede uyanabiliyorsunuz.

    Oyunun en çok merak edilen kısmı elbette boss’lar. Boss’lar yüksek ihtimalle From Software ve Miyazaki’nin en çılgın kabuslarının birer dışavurumu. Onları görmek bile yetiyor. Yaratıklar, kutsal varlık olarak kabul edilen Kozmos’lar ve bir zamanlar sizin gibi Avcı olan kafayı yemiş yaratıklar. Nedeyse hepsi en az sizin kadar çevik ve birden fazla tek atan saldırıya sahipler. Komboya yakalandığınız anda ölüyorsunuz. Hızla üzerinize atlarlarsa ölüyorsunuz. Yanlış hamle yaparsanız ölüyorsunuz. Kısacası boss’lar sizi öldürmek için oradalar ve bunu gerçekten de başarıyorlar. Ama oyundaki en zayıf boss’u bile haklayınca gelen o başarı hissi tarif edilemez bir duygu.

    bloodborne-gamescom

    Bloodborne’u sadece yarım saat oynamanız bile kendisine hayran olmanız için yeterli. Grotesk yapısı, etkileyici ve sonuna kadar Hardcore oynanış öğeleri ve oyun dünyasında yepyeni bir soluk olan Hile Silahları’yla muhtemelen kolayca Yılın Oyunu payesini alabilecek bir oyun. Eğer PlayStation 4‘ün varsa düşünmeden alın, eğer yoksa almayı düşünmeye başlayın.

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN