Televizyona bağlayacağınız bir cihaz ile bilgisayar ve internetteki birçok içeriğe hızlı bir şekilde ulaşmak ister misiniz? O zaman Apple ailesinin bu gizli kalmış harikası ile tanışmalısınız.
Apple ürünleri herkesin ilgisini çekiyor, ancak bir ürün var ki, gerek ülkemize geç gelmiş olması, gerek de çok bilinmemesi sebebiyle üvey evlat muamelesi görüyor. Apple’ın akıllı multimedya kutusu diyebileceğim Apple TV, 2010 yılından bu yana yenilenerek 3. nesile ulaştı. Artık Full HD video, 802.11n (yani hızlı kablosuz ağ bağlantısı) ve optik ses desteği ile TV’nizi daha eğlenceli bir hâle getirebiliyor.
Cihaz ile yapabilecekleriniz özetle: AirPlay destekli sistemlerden ses ve görüntü aktarımı, iTunes kütüphanenize bilgisayar ya da başka bir cihaz olmadan erişebilme, iCloud sistemindeki içeriklerinizi ekrana getirebilme, buradaki ve içerisindeki birçok uygulamadan internetteki multimedya içeriklere erişim. Böyle anlatınca çok basit gibi geliyor, o yüzden biraz daha detaylı inceleyelim…
Cihazı son derece basit ve şık uzaktan kumandasıyla kullanabilirsiniz. İnternet bağlantısını kablolu ya da kablosuz olarak yaptıktan sonra, Apple kimliğinizi girerek iCloud ve iTunes kütüphanelerinize erişimini sağlayabilirsiniz. Geçtiğimiz sene eklenen Aile Paylaşımı ile evdeki cihazlarınızdaki içerikleri de aynı ağ üzerinden görerek, ekrana taşıyabiliyor.
Apple TV’yi yakından incelemek için buraya tıklayabilirsiniz.
Tüm cihazlardan görüntü ve ses aktarımı
AirPlay desteği sayesinde, Mac bilgisayarlar, iPhone, iPad ya da iPod cihazlardan ses ve görüntü aktarmak çok kolay.
Aynı ağda bağlı olduğunuzda tüm bu cihazlarda (uyumlu modellerde) bir AirPlay ibaresi çıkıyor, daha sonra sadece ses ya da hem ses hem görüntüyü aktarmak bir dokunuşa kalmış. Bu sistemi kısıtlamak isterseniz, parola da koyabiliyorsunuz. HDMI ile TV’ye bağlanan cihaz, isterseniz S/PDIF, yani optik ses çıkışıyla kaliteli bir hoparlöre de bağlanabilir. Böylece bilgisayarınızda iTunes içinde olsun olmasın, herhangi bir filmi, sunumu ya da ekranda her ne yapıyorsanız onu TV’ye tek tuşla aktarabilirsiniz.
AirPlay desteği sadece yukarıda saydığım cihazlarda yok, ancak bu cihazlarda ücretsiz. Ücretli yazılımlar kullanarak Windows ve Android cihazlardaki görüntü ve sesi de Apple TV üzerinden TV’ye aktarmak mümkün.
Apple ekosistemine kolay erişim
Apple kimliğinizi sisteme girmeniz, birçok kolaylık sağlıyor. Sistemin ana ekranı iTunes’taki en yeni filmler, müziklerle doluyor. Buradan film kiralayabilir, satın alabilir ya da albüm indirebilirsiniz. Bilgisayarınız aynı ağdaysa, iTunes kütüphanesindeki neredeyse her şeye erişebilirsiniz. Aile Paylaşımı özelliğini kullanıyorsanız, diğer bilgisayarlar için de bu geçerli. Düşünsenize, çocuğunuzun telefonunda çektiği fotoğrafları bir iki kumanda hareketiyle ekrana aktarabilirsiniz. Telefonunuzda her gün dinlediğiniz ve çok beğendiğiniz şarkıyı evdeki herkese dinletebilirsiniz. Birkaç dokunuş yeterli.
Elbette ekosistem erişimi bununla sınırlı değil. iCloud yani bulut üzerine aktarılan içerikler de cihazdan kolayca görülebiliyor. Üstelik cihazınızı açmanız ya da ağa bağlanmanız gerekmiyor. Apple TV internete bağlı olsun, yeter.
Birçok uygulama ile bitmeyen eğlence
Aslında onlarca uygulama var, ancak telif hakları sebebiyle tüm uygulamalara ülkemizden erişilemiyor. Yine de, YouTube, DailyMotion, Flickr, Vimeo, Bloomberg TV, MLB.TV Premium, NFL Now, NFL GameCenter, Qello TV, RedBull TV, UFC.TV, WWE, WallStreetJournal Live, crunchyroll, KORTV kullanabilirsiniz.
Özellikle video ağlarının uygulamalarının desteklenmesi birçok cihazdan Apple TV’ye içerik göndermeyi kolaylaştırıyor. Tek yapmanzı gereken uygulamada seyredeceğiniz videoyu açmak, daha sonra tek tuşla Apple TV’ye aktarım mümkün.
Bluetooth klavye desteği
Dilerseniz hesaplarınızı cihaza girerek buradan da kendi videolarınıza, favorilerinize ve sonradan izle işaretlediklerinize ulaşabilirsiniz. O minik kumanda ile nasıl giriş yapacağım diye düşünmeyin, Apple TV, uyumlu Bluetooth klavyeleri de destekliyor.
