Teknoloji devi Apple’ın büyük umutlarla piyasaya sürdüğü ve ilk iPhone’un çıkışı gibi radikal bir teknoloji olduğunu üstüne basa basa vurguladığı Vision Pro, beklentilerin aksine o büyük patlamayı bir türlü yapamadı. İlk olarak ABD sınırları içinde satışa sunulan Vision Pro, yüksek fiyatı ve başlığın uygulama tarafında büyük destek almaması gibi bazı ekosistem sorunlarıyla karşılaştı.
Satışlar İyi Değil
Apple Vision Pro’nun ABD’de piyasaya sürülmesinden bu yana birkaç ay geçti, ancak satışlar hala oldukça cansız görünüyor.
Bloomberg ‘in piyasa istihbarat firması IDC’nin bir raporuna dayandırdığı haberine göre, satışlar çeyrekte 100.000 adedin altında seyrediyor. Bu da Apple’ın Şubat ayında ABD’de piyasaya sürdüğü 3.500 dolarlık karma gerçeklik başlığının, 2007’deki lansmanından sonraki 75 gün içinde bir milyon cihaz satan iPhone ve 2010’daki ABD lansmanının ilk gününde 300.000’den fazla cihaz satan iPad gibi Apple’ın diğer büyük ürün lansmanlarının çok gerisinde kaldığı anlamına geliyor.
1 Milyonluk Satış Hedefinin Çok Gerisinde
IDC, Apple’ın tüm yıl boyunca 500.000’den az Vision Pro birimi satacağını tahmin ediyor. Financial Times’ın haberine göre bu rakam Apple’ın 1 milyonluk ilk satış hedefinden keskin bir düşüş anlamına geliyor.
ABD’de satışlar umut verici görünmediği için Apple kısa süre önce Vision Pro’yu ABD dışında da satışa sunacağını duyurmuştu ve Haziran ayı sonunda Çin, Japonya ve Singapur ile başlayan satışlar Kanada, Fransa, Almanya, Avustralya ve İngiltere ile devam etti.
Bazı analistler, Tim Cook’un Apple’ı daha ucuz bir modelle çıkana kadar Vision Pro’nun daha büyük patlama yapabileceğini düşünmüyor.
Apple’ın 3.500 dolarlık Vision Pro’nun iki farklı sürümü üzerinde çalıştığını biliyoruz. Üst düzey bir model daha da hızlı işlem yeteneklerine sahip olacakken, daha ucuz bir versiyon muhtemelen adındaki “Pro” ibaresini kaldıracak ve daha düşük fiyat için bazı ödünler verecek.
Vision Pro Beklenen Patlamayı Neden Yapamadı?
Bir Apple mağazasında Vision Pro tanıtımını deneyimleyerek 30 dakika geçirdiğinizde, bunun bir bilgisayar ve mühendislik harikası olduğunu anlıyorsunuz. Türkiye’ye geldiğinde de eminiz kullanıcılardan büyük ilgi görecek. Ancak satışa dönmesi aşamasına gelindiğinde bu ilgi somut bir şeye dönüşür mü, işte ondan emin değiliz.
Vision Pro’yu bir bilgisayar olarak kullanmak, kullanıcının favori uygulamalarının birden fazla sanal ekranını açmasını sağlıyor. Bu ekranlar kullanıcının önünde asılı duruyor ve her biri kolayca yakınlaştırılıp uzaklaştırılabiliyor. Etkileşim, çimdikleme ve sürükleme gibi özel el hareketlerini içerirken birçok eylem göz hareketiyle sağlanıyor.
Vision Pro’ya 3.500 doları verdikten sonra ilk heyecanla ürünü kullanıyorsunuz, ancak sonrasında bir şey oluyor. Birçok kullanıcı cihazı nasıl kullanabileceklerini düşünmeye başlıyor.
Vision Pro’ya özgü uygulamaların ve medyanın eksikliği bu durumu daha da zorlaştırdı. Apple’ın yüksek sayıda iade ile karşılaşması ve eBay gibi sitelerde birkaç üniteden fazlasının görülmesi şaşırtıcı değil. Yeni bir Apple ürününe yönelik tipik heyecan da hızla azaldı.
Google Aramalarında Keskin Düşüş
23 milyon pikselli iki OLED ekran, 12 kamera, beş sensör, altı mikrofon ve bir M2 çip. Apple bu kadar küçük bir alana çok şey sığdırmış ve duyusal deneyim beklentileri aşıyor.
Ancak tüm bu özellikleri sunması yeterli olmamış olacak ki Vision Pro’ya ilişkin sosyal medya paylaşımları ve Google aramaları sadece birkaç hafta içinde keskin bir düşüş yaşadı. Üstesinden gelinmesi zor olan bir diğer sorun da form faktörüydü.
Oyun oynamak ya da kısa bir süre antrenman yapmak için başlıklı bir bilgisayar takmak kabul edilebilir olsa da, internette gezinmek ya da film izlemek için saatlerce bu ağır başlığı takmak ergonomik gelmedi. Birçok kullanıcı, başlığın geleneksel kurulumlarına kıyasla cazip bir yükseltme sunmadığını belirtiyor.
Vision Pro’nun ağır yapısı uzun saatler kullanımı konusunda kullanıcılara yardımcı olmuyor. Vision Pro’yu uzun süre kullananların bir kısmı uzun süreli kullanımdan kaynaklanan göz kararması, baş ağrısı ve göz yorgunluğu gibi sağlık sorunları bildirdi. Bu sorunların çoğu VR başlık segmentiyle ile ilgili yaygın şikayetler ve Apple’a özgü bir durum değil.
Apple’ın birinci nesil Vision Pro’sunun sevilecek çok yanı var ve doğrusunu söylemek gerekirse pek çok hevesli kullanıcısı var. Cihazı ilk kez kullanan herkes, deneyimin ileriye doğru büyük bir sıçrama gibi hissettirdiğini hemen fark ediyor.
Ancak madalyonun bir de diğer yüzü var. Apple’ın ve diğer satıcıların satış sonuçları, mevcut haliyle uzamsal bilişim için kitlesel bir pazar fırsatının henüz mevcut olmadığını açıkça gösteriyor. Pazar başarısı için tek başına harika bir teknoloji sunması o ürünün patlaması için yeterli değil.
Apple’ın gelen bildirimlere bakarak daha uygun fiyatlı bir başlık geliştirmesi kuvvetle muhtemel.