Akıllı ev uygulamaları ile hayatınıza konfor katmaya, evinizin kontrolünü ele almaya ne dersiniz?
Nesnelerin interneti konusunda her geçen gün yeni gelişmeler karşımıza çıkıyor. Konuyla ilgili az çok fikir sahibi olsak da iş uygulama kısmına gelince biraz bu gelişmelerin dışında kalmayı tercih ediyoruz. Öte yandan evinizde yapacağınız ufak bir deneme ile hayatınıza ummadığınız kadar konfor katabilirsiniz.
Bu yazımda IoT, yani Nesnelerin İnterneti kapsamında karşımıza çıkan ve hayatımızı çok daha kolay hale getiren akıllı ev uygulamaları hakkında kişisel deneyimlerimi aktaracağım.
Akıllı Ev Uygulamaları Ne İşe Yarar?
Başta beyaz eşya firmaları olmak üzere telekomünikasyon şirketleri, güvenlik şirketleri gibi birçok alanda akıllı ev uygulamalarına yönelik çözümler üretiliyor. Her ne kadar bilim kurgu filminden fırlamış gibi görünse de günümüzde akıllı ev uygulamalarıyla donatılmış bir eve sahip olmak hiç de hayal değil.
Akıllı ev konseptinin uygulama alanlarına hep beraber göz atalım:
* Kombi ve klimanın dereceleri, evin hem iç hem de dış ortamının sıcaklığını baz alarak, otomatik olarak ayarlanabiliyor.
* Akıllı ev uygulamaları, sizin evde olduğunuz saatlere göre de sıcaklık ayarlaması yapabiliyor.
* Evden çıktığınız zaman perdeleri, su ve gaz vanalarını kapatabiliyor.
* Uzaktan fırını ve ocağı kontrol edip eve geldiğinizde hali hazırda tüketilmeyi bekleyen yemekleri yemenize olanak tanıyor.
* Evi duman ya da su basması, gaz kaçağı, yangın gibi olaylar ve güvenlik ihlali içeren durumlarla karşılaştığı zaman hızlı bir şekilde cep telefonunuza SMS ve fotoğraflar göndererek, eve bağlanıp canlı görüntü almanıza imkan tanıyor.
* Oturduğunuz yerden evdeki bütün aydınlatmaları kontrol edebiliyorsunuz.
* Evde olmadığınız zaman hırsızlara gözdağı vermek için televizyonu ve ışıkları kafanıza göre kapatıp açabilirsiniz.
* Televizyon ekranından çamaşır makinenizi ve bulaşık makinenizi takip edebilir, yıkama bittiği zaman bildirim alabilirsiniz.
* Eğer dışardaysanız çamaşır makinenizin programını siz eve geldiğinizde bitecek şekilde zamanlayabilirsiniz.
* İşten eve döndüğünüzü hayal edin. Buzdolabının içine bağlanıp eksikleri tespit ederek eve gelmeden önce ihtiyaçlarınızı alarak buzdolabınızı doldurabilirsiniz.
Verdiğim örnekler onlarcasıyla çoğaltılabilir. Gördüğünüz gibi nesnelerin teknolojisi alanındaki yeni gelişmelerle birlikte her geçen gün büyük ilerleme yaşayan akıllı ev uygulamaları sayesinde hem hayatımızı kolaylaştıran birçok imkandan faydalanabiliyoruz hem de evimizin kazalara karşı savunma mekanizmasını güçlendirip güvenlik ile ilgili riskleri minimuma indirebiliyoruz.
Aydınlatmadan tutun güvenlik mekanizmalarına kadar çok geniş bir alanı temsil eden akıllı ev uygulamalarını daha iyi anlamanız için Philips Hue Go örneği üzerinden deneyimlerimi aktarmak isterim.
Evimde de kullandığım bu ürün sayesinde, ışıkları açıp kapamayı tamamen bıraktım. Gün ışığına göre ayarlı aydınlatmalarım, o anki ruh halime veya yaptığım çalışmaya göre ışığın tonunu ve yüksekliğini değiştirmemi sağlıyor. Yazılım tarafında geliştiricilere açık olan bu ürün, aydınlatma konusunda neredeyse sınırsız seçenekleri mobil cihazınıza taşıyor. Uygulama üzerinde ekleyeceğiniz özellikleri otomatize ederek aydınlatmalarınızı kolayca akıllı hale getirebilirsiniz.
Philips Hue Go Nedir?
Günlük hayatınıza yeni bir renk katacak olan Philips Hue Go, bütün akıllı bağlantı özelliklerine sahip. Kablosuz, taşınabilir ve cihazlar üzerinden kontrol edilebilir olmasıyla da son teknolojinin tüm imkanlarından faydalanılarak üretildiğini söyleyebilirim.
Birçok alanda olduğu gibi aydınlatma alanında da bir dünya markası olan Philips’in geliştirdiği Hue Go ürünü ile istediğiniz tonda ve renkte ışığın, dilediğiniz zaman ve dilediğiniz mekanda sizinle beraber olması mümkün kılınıyor.
Philips Hue Go ile yapabilecekleriniz arasında şunlar bulunuyor:
* Philips Hue Go sayesinde herhangi bir görsel ya da ışık senaryosu üstünden arzu ettiğiniz renk ışığını oluşturma imkanına sahip olursunuz.
* O anki duygu durumunuza ya da aktivitenize bağlı olarak dilediğiniz renk tonunu seçebilirsiniz ya da kafanızdaki rengi oluşturup aydınlatmanın rengini değiştirebilirsiniz.
* Ürünü alarm olarak kullanabilirsiniz.
* Dilediğiniz durumda zamanlama yapma imkanına sahipsiniz.
* 1,5 saat içerisinde tamamen şarj oluyor ve ortalama 3 saate kadar kullanım ömrüne sahip. Işıklar kesildiğinde ciddi anlamda hayat kurtaran bir ürün. Dilediğiniz yere taşıyabiliyor oluşunuz
* Hava durumunda bir değişim yaşandığında ya da yeni bir e-mail aldığınız zaman sade ve hoş bir “ışık bildirimi” sayesinde durumdan haberdar olmanızı sağlıyor.
* Açık kaynak kullanımını desteklemesi sayesinde ilgili uygulamaların entegrasyonuna imkan tanıyor. Bu da seyrettiğiniz filmin ya da oynadığınız oyunun ambiyansına göre renk değişimine olanak tanıyor. Örneğin, seyrettiğiniz bir filmin sahnesine göre renk değişimi yaşanabildiği gibi izlediğiniz maçta gol olduğu zaman ışık bildirimi ile sizi haberdar ediyor.
Eğer evinizi akıllı hale getirmeye karar verdiyseniz bu işe aydınlatma ürünleri ile başlamanız hem konuyla ilgili fikir verecek hem de hevesinizi katlayacaktır. Sonrası için bir kontrolör edinerek ve sonraki alışverişlerinizde İnternet’e bağlanabilir cihazlar seçerek evinizdeki cihazların tam kontrolünü sağlayabilirsiniz.
Fayda görmeniz dileğiyle.
