Yüzüklerin Efendisi dünyasının yeni oyunu The Lord of the Rings: Gollum inceleme konuğumuz. Bakalım yapım bize neler sunuyor?
The Lord of the Rings hepimiz için hayranlık uyandıran detaylarla dolu bir yapımdır. Kitapları, filmleri, müzikleri ve oyunları ile birlikte uzun yıllardır hayatımızda bir kültür olarak yer alıyor.
Seriye tutkuyla bağlı takipçileri için geçmişten günümüze birçok oyun piyasaya çıktı. Bunların kimisi serinin hissiyatını bizlere taşıma konusunda yeteri kadar iyi olamasa bile çerezlik yapımlar olarak hafızalarımızda yer edindi. Bu ara yine farklı denemelerle karşılaştığımız, mobil tarafta ayrı, büyük yapım olarak yorumlanan tarafta ayrı yapımlar gördük. LOTR gibi bir seriye dair oyun yapmak temelde fanatik bir fan kitleye ne istediğini sunma kısmında müthiş dikkatli olmalarını gerektirecek unsurlarla dolu adımlar atmak anlamına geliyor. Ne yazık ki The Lord of the Rings: Gollum için bugün güzel şeyler söyleyemeyeceğiz bu yazıda. Hatta oyunun Türkçe çevirisinin olmasına rağmen iyi olmaması da beni üzen bir diğer nokta. Gelin şimdi detaylara birlikte bakalım.
The Lord of the Rings: Gollum bir aksiyon – macera oyunu. Temelinde çok fazla şey beklemeden oynayacağınız, belli kıstaslarla şekillenen yapıda bir oyun. Hal böyleyken biraz daha gerçekçi grafikler ve iyi bir oynanış, sorunsuz bir akışın oyuncuyu oyuna bağlayacağı adım atılmak yerine daha karikatürize bir grafik dili seçilmiş. Sevimli ve tatlı bir Orta Dünya temasını hangimiz hayal edebilir ki? Kim isteyebilir? Bugünün teknolojisinde eğer bir çocuk oyunu tasarlamıyorsak bence bu yola adım atılmamalıydı. Böyle tasarlanmış olsa bile grafiklerin pek kaliteli olmaması, yapımın durduğu yer açısından eksi puan olarak hanesine yazılmasını sağlıyor. Grafiklerin haricinde grafiklere bağlı görsel sorunlar, çeşitli grafik – mekanik hataları da buna eklenince oyuncu açısından tatsız ve keyifsiz deneyimler ortaya çıkıyor.
Oynanabilirlik açısından bir oyunun grafikleri çok iyi olmasa bile oyuncuya atmosfer yaratılabilirse, mekanikleri iyi çalışsa ve az sorunla sunulabilse yine kabul görebilen seçenekler önümüzde oluşabiliyor. Gollum’da ne yazik ki bu seçeneklerin hiçbiri yok diyebilirim.
2023 yılında piyasaya çıkacak bir oyundan yıllar öncesinin oynanış tarzını, bölüm tasarımlarını vs. gördüğünüzde son kullanıcı olarak canınızın sıkılacağını şimdiden söyleyebilirim. Görevlerin sıkıcı ve tekrara uygun yapısı ile bu basit ve eski mekaniklerin birleşimi sizi ekran başında sıkıcı dakikalara sevk ediyor.
Oyunun kötü olmayan bazı fikirleri de var. Ama genel çerçeve sizi o kadar boğuyor ki, bu iyi kısımları görmek ve oyuna devam etmek için gerçekten ikna olmanız gerekiyor. Yüzüklerin Efendisi serisine dair fanatik biriyseniz bu kadar sıkıcı ortama rağmen devam edip bazı şeylerin nasıl olduğunu görmek isteyebilirsiniz. Bu fanatiklik seviyesi sizi oyunu daha sert eleştiriler ile yerden yere vurmanızla sonuçlanabilir şimdiden söylemek isterim.
Metacritic üzerinde tüm zamanlarda çıkan Yüzüklerin Efendisi oyunları arasında şu an en düşük puanı alan bir yapımdan bahsediyoruz. Elbette hiçbir firma kötü bir oyun yapmak istemez. Hatta Yüzüklerin Efendisi temasına sahip bir oyunu kötü çıkartmak istemez. Hayranlardan gelecek yaylım ateşine karşı nasıl bir konum alacaklar ve bu duruma nasıl çare bulacaklar bu en çok merak ettiğim konu.
Beklenilenden uzakta grafikleri, ne olduğunu tam olarak bulamamış bir oynanış türü, mekaniksel açıdan bitmemiş bir oyun izlenimi veren hataları ile birlikte The Lord of the Rings: Gollum şimdilik biraz uzaktan izlemeniz gereken bir yapım. Kim bilir belki ilerde yapımcı firma bu hatalara bir çözüm bulur ve ikinci bir şans için herkesi ekran başına davet eder.
