Riot Games tarafından geliştirilen ve oyun tarihinde belki de en hızlı çıkışlardan birini gördüğümüz bir yapım Valorant. Arka planda Espor kökenine hakim bir ekibin üzerinde çalışması ile bu durumun gerçekleştiğini söylememiz yanlış olmaz. League of Legends tabanından doğru firmanın bunca yıldır kitlenin hangi olaya nasıl aksiyon alacağını ve reaksiyon göstereceğini çok iyi bildiklerini düşünüyorum.
Oyun FPS dünyasında iddialı bir duruş sergileme düşüncesi ile geliştirilmiş. 128 Tick-rate gibi spesifik bir durumu merkeze alarak önümüze çıktığından işlerin biraz farklılaşacağını biliyorduk. Piyasada bulunan FPS’lerden farklılaşması adına daha profesyonel bir duruş açısından önemli bir adım oyuncular için standart hale gelmiş olması sevindirici bir durum.
Yapım ücretsiz olarak sunulan bir Taktiksel FPS. Round mantığı üzerinden oynanan ve belli haritalar kapsmında bir tarafın savunma diğer tarafın ise saldırma üzerine kurulu, oynaması basit, ustalaşması zor bir süreçte devam eden oyun kurgusuna sahip. Türkçe olmasından dolayı oynarken ve anlama sürecinizde hiç zorluk çekmeyeceğinizi söyleyebilirim. Valorant’ın ekran görüntülerine ya da videolarına bakarken aklınızda birçok oyun belirebilir. Renk paletleri, silah tasarımları ve harita tasarımları ile artık çoğu oyunda birbirine yakın temaslar bulunabiliyor. Böyle bir zaman diliminde Valorant’ın özelleştiği yer ise kendine has oyun kuralları ve ilerde gelecek olan oyun modları diyebiliriz.
Kendi içinde hızlı ve kontrollü bir oyun kurgusuna sahip. CS:GO ya da diğer oyunlardan bu tarafa geldiğinizde bir miktar elinizin yatkın olması işinizi kolaylaştırırken Valorant’ın kendi kurallarına, mekaniklerine ve dinamiklerine de alışmanız gerekecek. Rakip takımın seçtiği karakterleri iyi bilmek, haritanın neresinde ne oluyor, nasıl bir taktik uygulanabiliyor, rakibin seçtiği karakterler ile neler yapılıyor gibi tuzak kurma ya da tuzağa düşmeme açısından önemli şeyleri bilmeniz gerekiyor.
Görsel olarak oyuncuyu yormayan, karikatürize bir şekle sahip. Sanal ile gerçek arasında o aksiyon aşamasında sizi tek potada eritiyor bu grafikler. Her karakterin kendine özel teması, oyun içi skinler ve diğer küçük detaylar, oyunun kendi arayüzünün ve menü ekranının spesifik derecede güzel olması yapımın kalite çizgisini yukarı çekiyor.
Silah skinlerinde üst seviyelerdeki ölüm sonrası animasyonların tatlılığına ise diyecek söz yok gerçekten, iyi düşünülmüş küçük detaylar silsilesi.
Ses ve Ambians açısından ilk başlarda biraz yadırgamanız ya da yabancı kalmanız olası, özellikle karakterlerin bu kadar çok konuştuğu, reaksiyon verdiği bir FPS oyunu hatırlamıyorum. Maç roundları arasında laf sokma, gaza getirme gibi değişik tavırları sergileyerek bizi motive etmeleri gerçekten sevimli duruyor.
Oyuna girdiğinizde arkadaşlarınızla hızla takım oluşturup oynamaya müsait bir arayüz bizi karşılıyor. Tek olarak da maç aratıp oynayabilirsiniz. Şu an 2 farklı oyun modunda (kısa ve uzun oyun deneyimi olarak) oynayabiliyorsunuz. İlerleyen zamanda Dereceli mod ve diğer espor odaklı aşamalar oyuna eklenecektir. League of Legends zamanlarını hatırlayın ve neler nasıl süreçte ilerledi düşünün. Bu tarafta tabii ki daha hızlı ilerleyecektir çoğu şey.
Uzun lafın kısası, rekabetçi arenanın yeni çocuğu Valorant bizim ve piyasanın algısını ilerleyen dönemde değiştirmek için aramızda.
