Korona virüs salgını nedeniyle pek çok kişi artık evden çalışıyor. Diğer taraftan, okullar tatil edildi ve öğrenciler online eğitim almaya başladılar. Çok kısa bir süre içerisinde dijital hayata geçiş yaptık. Peki yeni dijital hayatımız nasıl olacak? Yakın gelecekte bizleri neler bekliyor?
Toplantıları “zoom”luyoruz
İş dünyası bugünlerde online toplantılarda buluşuyor. Neredeyse her dakika sosyal medyada canlı yayınlarla bir araya geliyoruz. Zoom uygulaması, hem kurumsal hem de bireysel kullanıcılar tarafından yoğun bir şekilde kullanılmaya başlandı. Online görüntülü toplantılar yapmaya imkan sağlayan uygulama, rakipleri tarafından güvenilir olmadığı nedeniyle eleştiriliyor.
Halihazırda Cisco Webex, Skype, Microsoft Teams, Google Hangout ve Gotomeeting gibi seçenekler varken birden Zoom’un popüler olması gerçekten de enteresan oldu. Zoom, kurumsal alanda bilinen bir sanal konferans seçeneği değildi . Ancak neredeyse bir gecede, herkes platformu dersler, iş toplantıları ve hassas tartışmalar düzenleme seçeneği olarak benimsemiş gibiydi.
Rakamlara bakacak olursak, 2020’de şirket, aylık 2,2 milyon yeni kullanıcı ekledi ve 2019’un kullanıcı sayısı normalde 1,19 milyondu. Yani bir ayda bu zamana kadar yapmış olduğu kullanıcı sayısının neredeyse 2 katı kullanıcıya ulaştı.
Ancak Zoom’un popülaritesindeki patlayıcı artışı güvenlik sonuçları yarattı. bu beklenmedik ve aşırı büyüme ile birlikte güvenlik sorunları da gündeme geldi. Ancak bu kadar popüler olan ve hızlı büyüyen ve benimsenen uygulamanın hızlıca daha fazla yatırım alarak, endişeleri gidereceğini düşünüyorum. Keza kullanıcılar, Facebook’un veri ihlalleri nedeniyle zaten büyük oyunculara karşı güven problemi yaşıyorlar. Bu nedenle Zoom’u desteklemeye devam edebilirler. Ancak şunu söyleyebilirim ki bütün saydığım bu platformlar iş dünyasında ezberleri bozdu ve iş alışkanlıklarımızı değiştirdi. Bundan böyle çok zorunlu olmadıkça iş toplantılarına gidileceğini düşünmüyorum.
Online eğitim teknolojileri nereye gidiyor?
Tüm dünyayı etkileyen salgın nedeniyle ilkokuldan – üniversiteye milyonlarca öğrenci artık evden online eğitim alarak eğitim hayatını sürdürüyor. Bu süreçte yetişkinlerde karantina günlerini fırsat bilerek, online eğitimlerden faydalanıyor. İlköğretim öğrencileri Eba üzerinden dersleri takip ediyor, Zoom ve Teams gibi uygulamalardan canlı ders anlatımlarını dinliyor. MEB bu platformların kullanılması ile ilgili resmi bir yazı yayınladı. Yazıda öğretmenlerin dikkat etmesi gereken noktaların altı çizildi.
MEB, EBA Canlı Sınıf uygulamasına geçilmeyen sınıf kademelerinde; Zoom, Teams vb. programların kullanılabileceğini açıkladı. Fakat bu tarz programları kullanırken dikkat edilmesi gereken noktalar da yazıda yer aldı. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Reha Denemeç’in imzasını taşıyan yazı şu satırlardan oluşuyor:
23 Mart 2020 tarihinden bu yana başarıyla devam etmekte olan uzaktan eğitim sürecinde, öğretmenlerimizin öğrencileriyle uzaktan sanal ortamda ders yapabilmesi amaçlanmış ve EBA Canlı Ders Özelliği, 13 Nisan 2020 tarihinde 8’inci sınıf, lise hazırlık sınıfı ve 12’nci sınıf öğrenci ve öğretmenlerinin kullanımına açılmıştır. Bu sayede okullarımız tahsis edilmiş zaman aralıklarında, okul yöneticisi tarafından belirlenecek saatlerde öğretmen ve öğrenciler EBA üzerinden senkron ders yapabilmekte olduğundan, bu sınıf seviyelerinin sanal sınıf ihtiyaçları için sadece EBA Canlı Ders’in kullanılması önem arz etmektedir.
Merak ettiğimiz her şeyi internetten öğreniyoruz
Artık uzun saatlerimizi evde geçiriyor, geçirdiğimiz vakti faydalı olabilecek etkinliklerle doldurmak istiyoruz. Kimimiz kitap okuyor ve dizi seyrediyor, kimimiz ise internetteki kurslarla bilgi dağarcığını geliştirmeyi tercih ediyor. Bu noktada Udemy gibi platformlar ön plana çıkıyor. Ben de yakın bir zaman içerisinde yazılım ve SEO eğitimleri almaya başlayacağım. Bu süreci karantina olarak değil, inzivaya çekilmek olarak değerlendiriyorum. Uzun toplantılar ve iş yoğunluğu nedeniyle yapamadığım pek çok şeyi bu süreçte yapmaya başladım. İş dünyasından pek çok arkadaşım da aldıkları online kurs ve dil eğitimleri ile kendilerini geliştirmeye çalışıyorlar. Dil kurslarının birçoğu online eğitim veriyor. YouTube üzerinden de pek çok konuda ücretsiz içeriğe ulaşmak mümkün. Böyle giderse karantina bittiğinde çok farklı insanlara dönüşeceğiz.