Fotoğrafla ciddi olarak ilgilenen amatör kullanıcıların en büyük hayallerinden biri de full frame yani tam boyutlu sensöre sahip bir fotoğraf makinesi sahibi olmaktır.
Bu ürünlerin fiyatları son yıllarda giderek azalmaya başladı. Her ne kadar ülkemizdeki dolar kuru ve vergilerdeki artış nedeniyle bu azalma tam anlamıyla hissedilmese de fiyatların göreceli olarak düştüğünü söyleyebiliriz.
Full frame neden pahalı?
Günümüzde en çok kullanılan sensör boyutu APS-C adı verilen boyuttur. Genelde giriş seviyesi dijital SLR ile aynasız fotoğraf makinelerinde kullanılan bu sensörler 20.7×13.8 ila 28.7×19.1 mm aralığında değişen büyüklüklere sahiptir. APS-C, giriş seviyesinde en çok tercih edilen, fiyatı daha makul ve yaygın bir sensör boyutudur. Crop factor adı verilen ve objektiflerin kapsama alanının tamamını göstereme gibi bir sorunu vardır. Bu sorun ise bu sensöre uygun objektiflerin üretilmesiyle aşılmaktadır.
Tam boyutlu yani 24×36 mm boyutunda sensör üretimi günümüz şartlarında zor ve pahalı bir işlemdir. Bu yüzden bu tarz sensörü bulunan bir fotoğraf makinesi de haliyle pahalıdır. Full frame olarak tabir edilen 24×36 mm boyutunda sensörü bulunan fotoğraf makineleri, günümüz üretim teknikleri ışığında maliyeti yüksek cihazlar olarak karşımıza çıkar. Bu tarz fotoğraf makinelerinin fiyatları günümüzde 2000 dolar civarından başlamaktadır. Fiyatlarda üst sınır ise 6000-7000 dolar civarındadır.
Avantajları
Full frame sensöre sahip fotoğraf makinelerinin ışığa olan hassasiyeti APS-C adı verilen boyuta göre daha yüksektir. Bu sebeple daha az ışıklı ortamda daha iyi fotoğraf çekmeye izin verirler. Ayrıca sensör boyutları ve sensör alanı daha büyük olduğundan çok daha iyi ISO hassasiyeti ve çözünürlük sunabilirler.
Full frame ürünlerin bir diğer avantajı ise yüksek diyafram açıklığına sahip objektif seçeneklerinin daha fazla olmasıdır. Fotoğraf sektöründeki birçok firmanın bu tarz fotoğraf makineleri için özel olarak üretilen objektifleri bulunmaktadır. Her ne kadar bu objektifler neredeyse bir fotoğraf makinesi kadar pahalı olsa da fiyatlarının hakkını fazlasıyla vermektedirler.
Dezavantajları
Ağırlıklı olarak full frame sensörler dijital SLR ya da aynasız fotoğraf makinelerinde kullanılır. Az sayıda örnek olmakla beraber kompakt fotoğraf makinelerinde de bu tarz sensörlerin kullanıldığı görülür. Bu ürünlerin en büyük sorunu ise büyük ve ağır olmalarıdır. Günlük hayatta her an yanımızda taşıyacağımız bir ürün olmadıkları için pratik cihazlar değildir. Ortalama bir örnek vermek gerekirse full frame bir dijital SLR ve iyi bir objektif 2-2.5 kg ağırlığa sahiptir.
Bu modeller ağırlıklı olarak profesyonel ya da ileri seviye bilgili kullanıcılar tarafından tasarlandığından bazı kolaylaştırıcı (hazır çekim modları, bütünleşik flaş gibi) özellikleri bulunmaz. Ayrıca yukarıda bahsettiğim gibi fiyatları da giriş seviyesi aynasız ya da DSLR modellere göre yüksektir.
Kimler almalı?
Gelelim yazının en önemli yerine: Full frame şartı ya da kimler almalı? Aslında bu sorunun net bir cevabı yok. En az 5-6 bin TL’ye sahipseniz 2-3 bin TL vererek bir objektif alabilecek paranız da varsa bu tarz bir ürünü siz de satın alabilirsiniz. Ancak konu yeterli bütçeye sahip olmanın ötesinde bazı detaylara sahip olduğundan ekonomik açıdan bakmamak gerektiğini hatırlatmak isterim.
Fotoğrafla ciddi olarak ilgilenen, bu konuda bilgi sahibi (diyafram ya da enstantane nedir biliyorsanız), fotoğrafa zaman ayırabilecek ve bu iş için belli bir bütçeye de sahip biriyseniz full frame sensörlü bir fotoğraf makinesi almanız uygun olacaktır. Eğer bu işi profesyonel olarak yapıyorsanız zaten bu tarz bir cihazınız olmalı ya da çoktan almışsınızdır. Ama ciddi bir amatör değilseniz ya da fotoğraf konusunda bilginiz giriş seviyesinde ise doğrudan full frame bir ürünle başlamanızı önermem.
Zaman zaman full frame bir fotoğraf makinesi almış ama objektife parası yetmemiş, fotoğraf konusunda bilgisi olmadığı halde bu tarz bir cihazla başlamış, full frame alıp kullanma kılavuzundan bir şeyler öğrenmek isteyenlerden e-posta aldığımdan bu tarz bir uyarıyı yapmak istedim. Elbette paranız varsa istediğinizi almak konusunda özgürsünüz. Ama birkaç ay sonra satmak zorunda kalacağınız, zaman ayıramayacağınız ya da yeteri bilgiye sahip olmadığınız bir ürünü alıp almamanız konusunda yazdıklarımı ciddiye almanızı öneririm.
Işığınız bol olsun…