Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    HaberlerTeknoloji2024’ün stratejik teknoloji trendleri

    2024’ün stratejik teknoloji trendleri

    Teknolojik ilerlemeler, 2023 yılında hem günlük yaşantımızı hem de iş dünyasını dönüştürmeye devam etti. Günlük hayatımızda, akıllı cihazlar ve internetin yaygın kullanımı, yaşamımızın pek çok alanını etkiledi. Evlerimizde akıllı ev sistemleri, akıllı telefonlarımız aracılığıyla evlerimizi uzaktan kontrol etmemizi ve bir dizi işlevi otomatize etmemizi sağladı. Yapay zeka destekli kişisel asistanlar, günlük görevlerimizi kolaylaştırdı ve alışveriş deneyimlerimizi kişiselleştirdi.

    İş dünyasında ise, teknolojik gelişmeler iş süreçlerini ve operasyonları dönüştürdü. Yapay zeka ve makine öğrenimi, büyük veri analitiği ile birleşerek şirketlerin veri odaklı kararlar almasına olanak sağladı. Otomasyon sistemleri, üretimden müşteri hizmetlerine kadar birçok alanda verimliliği artırdı ve iş süreçlerini optimize etti. Sanal toplantı platformları ve uzaktan çalışma teknolojileri, iş yapma biçimimizi temelden değiştirdi ve küresel iş birliğini artırdı. Blockchain teknolojisi ise güvenli veri paylaşımı ve işlemlerinde şeffaflık sağlayarak birçok sektörde kullanıldı.

    Teknolojik trendler uzun yıllardır hayatımızın her anını etkilerken, bu trendlerden yola çıkarak, Gartner tarafından her yıl hazırlanan Stratejik Teknoloji Trendleri raporu, sektörler için büyük önem taşıyor. Çünkü şirketlerin gelecekteki stratejilerini belirlemede kılavuz oluşturuyor.

    Gartner’ın gelenekselleşen raporuna göre 2024’te öne çıkan stratejik teknoloji trendlerini şöyle sıraladı: Yapay zeka güven, risk ve güvenlik yönetimi (AITRiSM), Sürekli Tehdit Maruziyet Yönetimi (CTEM), Sürdürülebilir Teknoloji, Platform Mühendisliği, Yapay Zeka Destekli Gelişim, Endüstri Bulut Platformları, Akıllı Uygulamalar, Demokratikleştirilmiş Üretimsel Yapay Zeka, Artırılmış Bağlantılı İş Gücü ve Makine Müşteriler.

    AI destekli uygulama kullanımı 2026’da %80’in üzerine çıkacak

    Gelecekte, yapay zeka (AI) demokratikleşerek iş dünyasını ve günlük yaşantımızı büyük ölçüde etkileyecek. 2023’te AI destekli uygulamaların kullanımı %5’in altındayken, 2026’ya gelindiğinde bu oranın %80’in üzerine çıkması bekleniyor. Bu, şirketlerin içsel ve harici bilgilere daha rahat erişmelerini sağlayarak demokratikleşmiş bir bilgi akışı oluşturabilecekleri anlamına geliyor. Yapay zeka güven, risk ve güvenlik yönetimi (AI TRiSM), AI’nın demokratikleşmesiyle beraber büyük bir öneme sahip olacak. AI TRiSM kontrollerini uygulayan işletmelerin, hatalı ve yasal olmayan bilgilerin %80’ini ortadan kaldırarak karar verme doğruluğunu artıracağı tahmin ediliyor. Yapay zeka destekli geliştirme, yazılım mühendislerinin verimliliğini artırarak uygulama tasarlama ve geliştirme süreçlerini hızlandırıyor. Bu yaklaşım, geliştiricilerin daha stratejik görevlere odaklanmalarını sağlayarak iş süreçlerini optimize etmelerine yardımcı oluyor.

    Yapay zeka desteği, güvenlik süreçlerindeki ihlalleri ciddi şekilde azaltabilir

    Artırılmış bağlantılı iş gücü, çalışanların deneyimlerini geliştirerek işletmelerin verimliliğini artırıyor. Bu yaklaşım, çalışanların becerilerini geliştirmelerine olanak tanıyarak iş süreçlerinde önemli iyileştirmeler sağlıyor. Siber güvenlik alanında, yapay zeka tabanlı tehdit yönetimi, işletmelerin korunmasına ve siber saldırıların azaltılmasına yardımcı oluyor. Yapay zeka desteği, güvenlik süreçlerindeki ihlalleri ciddi şekilde azaltabilir. Makine müşteriler (IoT cihazları), insan olmayan ekonomik aktörler olarak ortaya çıkıyor. 2028’e gelindiğinde bu cihazların e-ticarete yeni bir boyut kazandırması bekleniyor. Sürdürülebilir teknoloji, çevresel etkilerin azaltılmasına odaklanarak teknolojinin daha sürdürülebilir ve çevre dostu bir hal almasını amaçlıyor. Endüstriyel bulut platformları (ICP), işletmelerin iş girişimlerini hızlandırmak ve sektörel gereksinimlerini karşılamak için bir araya getirilen hizmetler olarak öne çıkıyor. Bu platformlar, şirketlere özelleştirilmiş çözümler sunarak iş süreçlerini optimize etmelerine olanak sağlıyor.

    Yapay zeka uygulamalarının doğruluğunu artırmak için güvenlik önlemleri geliştirilmeli
    Gartner, bu trendleri “yatırımları korumak”, “inşa edenlerin yükselişi” ve “değer sunmak” olmak üzere üç farklı kategoride değerlendiriyor. Bu kategoriler, şirketlerin stratejik yaklaşımlarını belirlemede, yatırımlarını nasıl yönlendireceklerine dair rehberlik sağlıyor. Yatırımları korumak kategorisi altında, Gartner, Fidelity Investments’ın AI TRiSM alanında yaptığı çalışmaları örnek gösteriyor. Bu çalışmaların sonucunda, yapay zeka modellerinin dağıtımı ve izlenmesinde gelişmeler sağlanarak süreç hızlandırılmış ve verimlilik artırılmış.

    İnşa edenlerin yükselişi kategorisinde ise, BP’nin Platform Mühendisliği yaklaşımı öne çıkıyor. BP, çalışanlarının kendi çözümlerini geliştirebilecekleri bir dijital platform oluşturarak çalışanların yeteneklerini ve inovasyonlarını teşvik etmeye odaklanmış. Değer sunmak kategorisi ise, şirketlerin operasyonel mükemmelliklerini sürdürürken aynı zamanda değer optimizasyonunu artırmalarına yönelik öneriler sunuyor. Örneğin, Gartner raporunda, Merck’ün genişletilmiş gerçeklik programı sayesinde çalışanların verimliliğini artırarak süreçlerde önemli iyileştirmeler sağladığı belirtiliyor. Rapor ayrıca her bir trend için öngörüler de içeriyor. Öngörüler, yapay zeka uygulamalarının doğruluğunu artırmak için güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi, yazılım mühendisliği pratiklerindeki değişimler ve işletmelerin teknolojiyi kullanımında beklenen değişiklikleri öngörüyor.

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN