Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    HaberlerTeknoloji2024'e Damga Vuracak Son Teknolojiler

    2024’e Damga Vuracak Son Teknolojiler

    Dijital dönüşüm asla sona ermez ve bu her gün, her ay ve her yıl devam eden bir süreç. 2023’ü inovasyon için en heyecan verici yıllardan biri haline getiren yeni teknolojik yeni yılda da baş döndürücü bir hızla hayatımıza dahil olmaya devam edecek.

    Makine zekası, gerçek ve sanal arasındaki sınırların giderek kaybolması ve internetin süregelen evriminin şekillenmesi hayatlarımızı kökten etkileyecek. Ancak belki de en önemlisi, çevreye verdiğimiz zararı en aza indirirken büyümeye ve gelişmeye devam etmenin yollarını aramak olacak ve belki de geçmişte dünyaya verdiğimiz zararın bir kısmını tersine çevirme şansını yakalayacağız.

    Üretken Yapay Zeka

    2024’ten bahsederken yapay zekayı ilk sıraya koymazsak büyük bir hata olurdu elbette. 2023, üretken yapay zekanın ana akıma girdiği yıl oldu. 2024 ise dünyanın yapay zekanın ne kadar güçlü ve faydalı olabileceğini kavradığı yıl olacak.

    Üretken yapay zeka, arama motorlarından ofis yazılımlarına, tasarım paketlerine ve iletişim araçlarına kadar her gün kullandığımız uygulamaların çoğuna girdikçe, bu teknolojinin potansiyelini daha iyi kavrayacağız. Doğru kullanıldığında, bizi daha verimli, daha hızlı ve daha üretken hale getiren süper akıllı bir kişisel asistana 7/24 sahip olmak gibi bir şeyden söz ediyorum.

    En önemlisi, bilgi edinme, programlama, uyumluluğu yönetme, fikirleri organize etme, projeleri yapılandırma gibi günlük işlerimizi yapay zekalara devrederek, gerçekten insani becerilerimizden yararlanmak için kendimize daha fazla zaman bulacağız. Yaratıcı olmak, yeni fikirleri ve özgün düşünceyi keşfetmek ya da makineleri programlamak yerine insanlarla iletişim kurmak için daha fazla zaman harcayacağız. Yapay zeka yolunda artık geriye dönüş yok, yani cin şişeden bir kere çıktı ve etik ve düzenleme konusunda hala çözülmesi gereken zorluklar var. Ancak 2024’te bu teknolojinin ayakları daha sağlam bir şekilde yere basacak.

    Dijital İkiz Dönemi

    Gerçek ve dijital olan giderek daha fazla iç içe geçiyor. Artırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR) gibi teknolojiler, fiziksel dünya ile zamanımızın giderek daha fazlasını geçirdiğimiz dijital alanlar arasındaki bariyerleri yıkıyor. Daha önce hiç olmadığı kadar sanal ortamlarda dijital avatarlar olarak var oluyoruz. Bu durum Zoom, Teams ve Slack gibi platformlar aracılığıyla uzaktan işbirliği yaptığımız iş ve çevrimiçi oyun ve e-sporun her zamankinden daha popüler olduğu oyun için de geçerli. TikTok ve Instagram gibi sosyal uygulamaları “gerçek” hayatlarımızdan anları paylaştığımız sanal alanlar yaratmak için kullanıyoruz.

    Tüm sektörlerde bu kavramın, gerçek dünyadaki bir nesnenin, sistemin veya sürecin sanal bir temsili olan dijital ikiz şeklinde ortaya çıktığını görüyoruz. Bu, tek bir bileşen kadar basit olabileceği gibi tüm bir şehir ve hatta bir ekosistem kadar karmaşık da olabilir. Daha da önemlisi, dijital ikiz, gerçek dünyadaki muadilinden elde edilen verilerden oluşturuluyor. Genomik bilimindeki ilerlemeler, yaşamın temel özünü dijital koda dönüştürebileceğimiz anlamına geliyor; bu kod daha sonra yeni ilaçlar tasarlamak ve hastalıkları ortadan kaldırmak için gerçek dünyada manipüle edilebilir ve yeniden inşa edilebilir.

    2024 yılında, gerçek dünya ile sanal dünya arasındaki ayrımın giderek azaldığını görmeye devam edeceğiz. Bu, dijitalin giderek daha gerçekçi hale geldiği ve gerçeğin de dijital kadar esnek ve şekillendirilebilir hale geldiği anlamına geliyor.

    Sürdürülebilirliği Öne Çıkaran Teknolojiler

    Ülkeler ve şirketler net sıfır taahhütlerini yerine getirmek için çalışmaya devam ettikçe, sürdürülebilir teknoloji 2024 yılında da ön plana çıkmaya devam edecek. Aynı zamanda bireyler de çevre üzerindeki kişisel etkilerini en aza indirmek için teknolojiden giderek daha fazla yararlanacak.

    Sürdürülebilir teknoloji, 2024 yılında pazar paylarını artırmaya devam edecek olan elektrikli araçlar, bisikletler ve toplu taşıma araçları gibi halihazırda yaptığımız şeylerin daha çevre dostu yollarını içeriyor. Ayrıca karbon yakalama ve depolama gibi çevresel sorunlara yönelik yeni çözümlerin yanı sıra yeşil ve yenilenebilir enerji teknolojilerini de kapsıyor. Dayanıklılık, geri dönüştürülebilirlik ve yeniden kullanılabilirlik, tasarım aşamasında doğrudan ürünlere dahil edildikçe döngüsel ekonomi giderek daha önemli bir kavram haline gelecek. Ve nihayetinde teknoloji dünyası, altyapı ve hizmetlerin enerji tüketimi ve karbon emisyonlarının azaltılmasına öncelik verdiği yeşil bulut bilişim ve daha çevre dostu bir şekilde yaşamamıza yardımcı olmak için tasarlanmış yazılım araçları olan sürdürülebilir uygulamalar gibi fikirleri daha da benimseyecek.

    Kuantum Dünyasına Giriş

    Bir süredir kuantum hesaplama konusunda giderek artan bir heyecan var ve 2024’ün bunun somut faydalara dönüşeceği yıl olacağı görülüyor. Kuantum bilgisayarlar aynı anda çok sayıda hesaplama yapabiliyor. Bu sayede geleneksel bilgisayar bit’leri gibi 1 ya da 0 durumundan ziyade, aynı anda birden fazla durumda bulunabilen kuantum bit’leri (kübitler) kullanarak çalışabilirler.

    Kuantum teknolojisinin ilk yatırımcıları arasında, dolandırıcılık tespiti, risk yönetimi ve yüksek frekanslı ticaret amacıyla son yıllarda geliştirilen yapay zeka sistemlerinin gücünü artırabilmeyi uman bankalar ve finansal hizmet kuruluşları yer alıyor.

    Peki Kuantum teknolojisi ne işimize yarayacak? Bugünün bilgisayarlarında büyük bir hız beklemeyin elbette, ancak 2024 yılında, ilaç keşfi, genom dizilimi, kriptografi, meteoroloji, malzeme bilimi, büyük şehirlerdeki trafik akışı gibi karmaşık sistemlerin optimizasyonu ve hatta dünya dışı yaşam arayışı dahil olmak üzere çeşitli hesaplama ağırlıklı alanlarda uygulandıkça faydalarını görmeye başlayacağız.

    Tüm bunlar, bizim ve gezegenimizin karşı karşıya olduğu zorlukları çözme konusunda muazzam bir potansiyele sahip alanlar ve yakın gelecekte kuantum bilişimin yardımıyla hangi atılımların gerçekleştirileceğini öğrenmek için fazlasıyla heyecanlıyım diyebilirim.

    Daha Fazla Siber Güvenlik

    2023 yılında birçok sektörde siber güvenlik ihlalleri yaşandı. Bu yüzden yeni yıla daha fazla ‘siber’ güvenlik gerekecek. 2024 teknoloji trendleri, şirketlerin varlıklarını korumak için gelişmiş güvenlik teknolojilerine yatırım yapmaları gerektiği anlamına geliyor. Cybersecurity Ventures’a göre, 2015 yılında 3 trilyon dolar olan siber suçların maliyeti 2025 yılına kadar 10,5 trilyon dolar olacak. Bu endişe verici artış, siber suçların yarattığı acil ve sürekli büyüyen tehdidi gösteriyor.

    Accenture tarafından hazırlanan bir rapora göre, 2021 yılında bir siber suç olayının maliyeti ortalama 13 milyon dolardı. Uzmanlar bu maliyetin 2024 yılına kadar yüzde 15 oranında artacağını öngörerek güçlü siber güvenlik önlemlerine duyulan ihtiyacı vurguluyor. Bu nedenle de 2024 yılı, sadece son teknolojinin gelişmesi değil, aynı zamanda bu güvenliği sağlama noktasında da dönüm noktası olmalı.

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN