2022 yılında öne çıkan oldukça başarılı büyük yapımlar mevcuttu. Büyük yapımların haricinde, 2022 yılında çıkan ve başarılı olduğunu düşündüğüm, oynarken oldukça keyif veren başarılı 4 oyunu bu yazıda hızlıca bakıyoruz.
METAL: HELLSINGER
“Metal: Hellsinger, şeytanlar, fena silahlar ve heavy metal müzikle dolu bir ritim FPS oyunudur.”
Gördüğüm en iyi tanıtım cümlelerinden biri bu yıl çıkan Metal: Hellsinger için yazılmış. Kendini bu kadar iyi anlatan, bu kadar epik ve bir o kadar da muazzam yapım için biçilmiş kaftan gibi söz.
Metal: Hellsinger büyük bir oyun olma fikrinden uzak, idealist ve hoşumuza giden bazı konuları birleştiren sivri bir oyun. Heavy Metal müziği ve FPS türünün bütün dinamizmini birleştiren, deneyim olarak sizi metronom ile sınayan bir yapım. “Şeytanları mı doğruyoruz yoksa müzik mi yapıyoruz?” sorusunu kendinize bolca soracağınız, bu sorunun akabinde aksiyona devam etme isteğinizin fevkalade boyutlarda gezdiğini göreceğiniz bir mizaçta. Daha fazla ritm, daha fazla skor, daha fazla yıkım. Olabildiğine basit bir FPS aksiyon oyununu harika dinamikler ile birleştirip deneyim odaklı oyuna dönüştüren yapımcıların gerçekten eline sağlık.
Oyunda yer alan tüm parçalar iki kişilik besteci ekibi Two Feathers tarafından, Matt Heafy (Trivium) Randy Blythe (Lamb of God), Alissa White-Gluz (Arch Enemy) ve Mikael Stanne (Dark Tranquillity) gibi birçok metal müzik ikonunun iş birliği ile oyun için özel olarak yaratılmış. Bu isimleri duyduğunuzda nabzınız yükseliyorsa doğru yerdesiniz demektir. Nabzı yükselmeyenler için yeni bir tanışma fırsatı aslında.
STRAY
Bir başka “çok büyük şeyler vaat etmeden bize çok keyifli deneyim sunan” yapım da Stray. Ailesinden kopmuş, yalnız ve kaybolmuş sokak kedisinin siber bir dünyada eve dönüş hikayesine ortak olduğumuz Stray 2022 Steam Ödülleri’nde En Yenilikçi Oynanış Ödülünün sahibi oldu.
Yenilikçi oynanış konusunda çıkmasıyla birlikte oyun dünyasını da ikiye böldü. “Bunun neresi yeni? Bir kediyi yönetmek yenilikçi mi oluyor?” gibi söylemler eşliğinde bolca tartışma döndü. Bu tartışmaları bir kenara koyup Stray’in bize hissettirdiklerine bakmamız lazım. Çoğu oyun, ekran başına geçtiğinizde sizi müthiş rekabetin, aksiyonun ya da bilinmezliğin ortasına sürükler. Deneyim bazlı oyunlarda ise kişi genellikle ilk kez yaşayacağı ve olumlu tatlar alacağı sekanslarla karşılaşır. Hayatınızda kaç kere kedi olmayı aklınızdan geçirebilirsiniz ki? İşte Stray tam burada hiç beklenmeyen, olabildiğine sade ve şahane anlarla bizi bir kedi gibi düşündürmeye itekliyor. Emin olun Stray ile vakit geçirdikten sonra evinizde bir kedi dostunuz varsa ona çok farklı bir gözle yaklaşacağınızı size garanti edebilirim. Keyifli bir deneyim ve çok fazlasını vaat etmeden size farklı bir yol sunan bu yapımı gözden kaçırmayın.
TEENAGE MUTANT NINJA TURTLES: SHREDDER’S REVENGE
Ninja Kaplumbağalar’ı kim sevmez ki? Benim çocukluğumun en çok izlediğim çizgi filmlerinden biriydi. Sinema filmini o kadar sevmiyordum açıkçası. 80’lerden sonra 90’ların ortalarına kadar süren filmlerin oyunlarını üretme ve bunları da retro dediğimiz pixel grafikler ve ekranda sağa doğru kayarak ilerleyen bölümler halinde sunma üzerine kurulu bir oyun kategorisi üzerinden resmen istila edildik. Bu dönemde Ninja Kaplumbağalar da dahil popüler tüm filmlerin oyunları Amiga başta olmak üzere tüm eğlence sistemlerine gelmişti. Yıllar boyunca bu Beat’em up denen türle yoğrulan nesilden biri olarak pixel ve sağa doğru kaykılarak döve döve ilerlediğimiz oyunları ayrı seviyorum. Bu bağlamda Ninja Kaplumbağalar adının hakkını vererek da tam yıllar önce yaptıkları gibi, köklerini ve özünü kaybetmeden birebir aynı kafada üretilen Shredder’s Revenge resmen alıp beni 30 yıl kadar geriye götürdü. Hızlı ve keyifli oynanış ile birleşen süper kahramanlarımızın kişisel rutinleri oynanışa yüzleri gülümseten bir akıcılık katıyor. Yıllar sonra eski bir dostu görmek gibi dilimizde tat bırakan yapım, büyük bir yapım olmaktan çok daha fazlasını kendi kalibresinde dünya çapında bu türü ve 80’lerin tadını arayanlara sunmayı başarıyor.
VAMPIRE SURVIVORS
Crimsonland sevenler burada mı? Ekranda bütün düşmanların size odaklanarak saldırdığı, 2003 yılında piyasa çıkan ve fenomen haline gelen, benzerleri yapılan ve yıllar sonra bile başka türlere ilham kaynağı olan Crimsonland ile geçmişte yolunuz kesişti ise yakın zamanda piyasaya tam sürüm olarak çıkan Vampire Survivors da ilginizi çekebilir.
Bu yazının diğer kahramanları gibi Vampire Survivors da bir büyük yapım değil. Aksine çok basit ve ufak bir fikri merkeze koyuyor. Hayatta kalmak. Tek başına bir oyun türü olabilecek bu söylem için yenilikçi fikirler, çeşitli ödüllendirmeler, silahlar, büyüler ve çok daha fazlasını oyuncularla bir RPG oyunu oynarmışçasına sunan ekip oynanabilirliği çok yüksek bir işe de imza atmış oluyor. Farklı karakterler, farklı silahlar ile dinamik bir oyun deneyimi, sizi tekrar tekrar ekran başında tutacak bir noktaya sürüklüyor.