2020 kuşkusuz hepimizin bir an önce unutmak istediği yıl. Başta Covid-19 salgını olmak üzere tüm dünyada savaşların, krizlerin, çevresel sorunların çok fazla öne çıktığı bu yıl ile ilgili en dramatik gerçeklerden biri de kuşkusuz insanlığın hemen her konuda daha fazla kutuplaşması oldu. ABD’de Cumhuriyetçilerle Demokratların çekişmesinden tutunda da, en basitinden Android kullanıcılarının iOS’çulara karşı tutumu bile daha fazla nefret duygusu içeriyor artık ve özetle sosyal hayatta hiçbir şey üzerinde anlaşamıyoruz. Pandeminin bile tek bir safta toplayamayacağı bu “ben haklıyım” bakış açısına sahip kalabalıkların buluşacağı tek ortak nokta da yine haliyle 2020’nin hepimizin hayatından çok fazla şey çalan bir zaman dilimi olduğu.
Salgınla beraber artan işsizlik durma noktasına gelen iş kolları, belirsizlikler dolu ekonomiler… Tüm bu karmaşa ve kafa karışıklığından 2020’de haliyle teknoloji dünyası da nasibini aldı. Sadece iptal edilen lansmanlar, fuarlar, konferanslar değil mesele. İnsanların değişen tüketim alışkanlıkları, öncelikleri, düşen satın alım gücü ve öze dönüş 2020’de iyi niyetlerle ve büyük umutlarla hayata geçen bazı teknolojilerin hayal kırıklığı yaratarak tarihin tozlu sayfaları arasında yerini almasına neden oldu.
Dijital dünyada virüsten daha hızlı yayınlan bilgi kirliliği
Kriz zamanları hacker’ler ve dolandırıcılar için en iyi zamanladır. Covid-19’un 2020’de yarattğı kriz ortamı ise bu fırsatçılar için son zamanların en iyi avlanma ortamıydı. Özellikle iş ve günlük hayatını online ortamlarda yaşayan ve paylaşan kişiler bu dönemde hem siber suçlara hem de çok fazla yanıltıcı bilgiye maruz kaldılar. Örneğin 5G teknolojisi ile koronavirüs arasında bir bağ olduğu uzun süre gündemi meşgul etti. Bu teoriler o kadar ciddiye alındı ki İngiltere’nin farklı şehirlerinde baz istasyonlarına ve telekom altyapısına saldırılar gerçekleşti. İddiaya göre 5G baz istasyonlarının yaydığı frekanslar insan vücudunu olumsuz etkiliyor ve bu virüsü tetikliyordu. Diğer ilginç ama bir o kadar da saçma komplo teorisi ise koronavirüsle mücadele için yaptığı bağışlarla konuşulan Bill Gates’in, insanlara mikroçip takmak için salgını kullandığının iddia edilmesi oldu. Bu iddiaya göre, koronavirüs salgını milyonlarca kişinin vücuduna izlenebilir mikroçip yerleştirmenin kılıfı olarak ortaya atıldı ve tüm bunların arkasında Microsoft’un kurucusu Bill Gates var. Aşı ile ilgili iddialar bununla da sınırlı değil elbette. Aşı uygulamaları ile genetik kodların değiştirilmesinden, milyonlarca kişinin bedenine mikroçipler yerleştirmeye kadar birçok söylenti ‘kulaktan kulağa’ yayılıyor.
Twitter üzerindeki bitcoin dolandırıcılığı
Aralarında Jeff Bezos, Elon Musk Joe Biden ve Bill Gates isimlerin olduğu birçok Twitter hesabının ele geçirilmesi ile gerçekleştirilen bitcoin dolandırıcılığı 2020’nin sosyal ağlar özelinde en büyük hayal kırıklıklarından biriydi. Telefon kimlik avı saldırısı ile Twitter çalışanlarını hedef alan hacker’ların Twitter’ın kurum içindeki sistemine giriş yapması ve akabinde 130 hesabı hack’lemesi ile gerçekleşen olayda hacker’lar 100 bin doların üstüne bitcoin elde ettiler. Neticede 17 yaşındaki Graham Clark ABD’deki insanları dolandırmak başlığı altında 30 farklı suçlama ile tutuklandı. Ama olay hafızalara Twitter’ın çok büyük bir güvenlik zaafiyeti verdiği şeklinde kazındı
Samsung Neonlar geliştirme döneminin çok erken bir aşamasında görücüye çıktı
CES 2020’de karşımıza çıkan, Samsung’un Neon adını verdiğini insan gibi görünen ve davranan yapay zekalı sanal varlıklar birçok açıdan yetersiz bir teknoloji olarak yorumlandı. Samsung’un STAR Labs isimli birimi tarafından geliştirilen Neonları, kullanıcıların soru ve taleplerine cevap verecek bir arayüz olarak programlanmamış hiper gerçek görünümler olarak düşünebiliriz. Ancak Neonlar geliştirme döneminin çok erken bir aşamasında olmaları, çok yavaş ve donuk olmaları gerçek anlamda bir hayal kırıklığı yarattı. Şu aşamada insan benzeri yapay zekalı sohbet botu olarak hareket ettiklerini söyleyebilirim.
Epic Games, Google ve Apple’ın Fortnite davası
Epic Games, Google ve Apple’ın arasında yaşananlar 2020’ye damga vuran olaylar arasında yer aldı. Kısaca hatırlatmam gerekirse; Epic Games, Apple ve Google’ın komisyon almasını engellemek için popüler oyunu Fortnite için yeni bir ödeme sistemini hayata geçirmek isteyince, Apple ve Google, Fortnite’ı uygulama mağazalarından kaldırma kararı almıştı. Çünkü Epic Games’in bu adımı, Apple ve Google için yüzde 30 gibi ciddi bir komisyon kaybı anlamına geliyordu. Neticede Epic Games, rekabete aykırı davrandığı için Apple’a dava açtı. Diğer yandan Epic Games tüm bu suçlamalarında haksız bulundu ve davayı kazanan taraf Apple oldu. Kaybeden ise bu süre içerisinde Fortnite oyunundan mahrum bırakılan kullanıcılar oldu. Android kullanıcılarının apk sayesinde Fortnite oyununu indirebilmesi söz konusu ancak bilindiği gibi Apple kullanıcıları için böyle bir şey mümkün değil.
Quibi’nin kapanması
Pandemi dönemi eğlenceli içerik tüketiminde rekorların kırıldığı bir dönem oldu. Netflix, Amazon Prime gibi platformlar abone sayılarını salgın günlerinde katladılar. Bu dönemde yenilikçi bir formatla yayın hayatına merhaba diyen ABD’li Quibi Hollywood kalitesindeki içerikleri 10 dakikadan kısa bölümler halinde sunan bir platform. HP ve eBay gibi şirketlerde üst düzey yöneticilik yapmış Meg Whitman ve Hollywood yapımcısı Jeffrey Katzenberg’in hayata geçirdiği Quibi Nisan 2020’de lansman öncesi şubat ayında 1 milyar dolarlık yatırım almıştı. Abonelik ve reklam gelir modeliyle platform daha ilk haftasında 1,7 milyon indirmeye ulaşsa da pandemiyle birlikte başlayan karantina sürecinde kullanıcılar kısa içerik formatı için ödeme yapmak istemedi. Yayınladığı yapımlar vasat olarak tanımlanıp eleştiri yağmuruna tutulan platform sadece altı ay gibi bir sürede sonucunda kapanma kararı aldı.
Zoom’un pandeminin ilk aylarındaki güvenlik açıkları
Pandemi döneminde hayatımızın en önemli odaklarından biri video konferans uygulamaları oldu. Şüphesiz ki bu platformlar içerisinde en büyük kazanan Zoom idi. Platform, 2020’nin başında günlük ortalama 200 milyon toplantı katılımcısı gördü. Aralık 2019’daki bu rakam ortalama 10 milyon katılımcı idi. Zoom bu dönemde Microsoft’un Skype ile Teams’ine, Cisco ve Google’ın plaformlarına ciddi fark atmış olsa da özellikle pandeminin ilk aylarında trafiğindeki ciddi artış sonrası verdiği güvenlik açıkları ile çok fazla eleştiriye maruz kaldı. Hatta bazı ABD eyaletleri şirket hakkında soruşturma açtığını duyururken, bazı kuruluşlar çalışanlarının bunu kullanmasını yasakladı. Sorunlar arasında en fazla öne çıkan ise davetsiz bir misafirin bir toplantı odasına katılabileceği “zoombing” di. Zoombing ile bu dönemde nefret dolu veya pornografik pek çok içeriğin güvenli olmayan Zoom oturumlarına akın etmesi trend haline geldi. Bu sorunların ardından Zoom güvenlik açıklarının birçoğunu kapattı ve şu an her şey yolunda gibi görünüyor.