İsminden Air uzantısını atan MacBook’un yeni modeli, her yere rahatça taşınabilme vaadini korurken, ses, görüntü ve başka yeniliklerle karşımızda…
Tasarım
Yeni MacBook, Air’den bu yana ciddi bir değişim geçirdi. 11 ve 13 inçlik iki ayrı Air modeli yerine artık 12 inçlik tek bir MacBook var. Apple, tasarım DNA’ını korumuş; karşımızda oldukça ince ve hafif olan yeni bir cihaz bulunuyor.
Klavye ve ekranın çerçevesi küçültülmüş. Özellikle ekran çok daha şık duruyor. Boyutlarıyla 11 inçlik MacBook Air’i andırıyor. 920 gramlık ağırlığı ile varlığını unutturacak kadar hafif.
Bugüne kadar kullanılan gümüş rengin yanına yanına, altın ve uzay grisi seçenekleri de eklenmiş.
Yeni bir bağlantı: USB-C
MacBook’a bakınca ilk dikkat çeken şey tek bağlantı yuvasına sahip olması. USB-C adını taşıyan bu yuva, bir adaptörle birçok bağlantıyı kullanabilmenizi sağlıyor. iPhone dışındaki akıllı telefonların microUSB bağlantısını andıran boyutlarda bir yuvadan bahsediyorum.
Buradan şarj, harici disk, fare, görüntü birimleri ve diğer cihazlara bağlantı kurulabiliyor. USB-C’nin özelliği standart USB, ağ ya da şarj bağlantılarına göre daha ince olması. Bunu kullanan tüm dizüstü bilgisayarların daha ince olabileceğini düşünebilirsiniz.
Bağlantının avantajı kabloyu ters takma şansınız olmaması. Her iki şekilde de kullanılabiliyor. USB 3.1 standardındaki yuva, teorik olarak USB 3.0’ın hızının iki katına erişim sağlıyor. Bu da, uyumlu cihazlarla kullanıldığında, özellikle veri aktarımında büyük avantaj sağlayacak.
Yuva, şarjın yanı sıra DisplayPort, HDMI, USB ve VGA bağlantılarını destekliyor.
Retina ekrana kavuştuk
MacBook Air için beklerken, değişen modelle birlikte Retina ekran MacBook’ta karşıma çıktı. IPS tipi LCD bir ekranı var ve bu sebeple görüş açıları son derece yüksek. Yani ekrana yukarıdan, aşağıdan, sağdan, soldan, nereden bakarsanız bakın görüntü bozulmuyor.
Retina olmasının özelliği de yüksek çözünürlükten kaynaklanıyor. MacBook’un 12 inçlik ekranı 2304×1440 piksel çözünürlük sunuyor. Son derece keskin, parlak ve canlı bir görüntü sizi bekliyor. İster web’de gezin, ister oyun oynayın, ister YouTube’den ya da bilgisayarınızdan film seyredin; keyif almanızı sağlıyor.
Hoparlörler artık göz önünde
MacBook Air’e kıyasla daha güçlü bir ses çıkışı olan MacBook’un hoparlörleri artık klavyenin üst kısmında yer alıyor. Üstte olmalarının yanı sıra, kullanılan yeni hoparlörler daha iyi bir stereo hissi veriyor.
Gün boyu süren performans
Intel’in 1,1 GHz hızındaki Core M işlemcisini kullanan MacBook, yeni nesil işlemci sayesinde ısınma derdi yaşamıyor. Bu sebeple iç tasarımda fan da kullanılmamış. Bu şu anlama geliyor; sistemi zorladığınız noktada dahi sıfır gürültü ile çalışabileceksiniz.
Intel Core M işlemcisinin yanı sıra, 8 GB bellek miktarını standart hâline getiren MacBook, çok sayıda uygulamayla ya da büyük boyutlu dosyalarla çalışmanın da önünü açıyor. Böylece gündelik bilgisayar kullanımına ek olarak, rahatlıkla basit fotoğraf, video işleri yapabilir, internette oyun oynayabilir, müzik dinleyip film seyredebilirsiniz.
Pil ömrüne gelirsem, 9 saate kadar rahatlıkla çalışabilmenizi sağlıyor. İnternet bağlantınız açık, ekran parlaklığınız orta seviyenin üzerinde bir kullanım için tüm bir iş gününü çıkartması etkileyici. Ancak Apple zaten bu serideki sistemlerde hep iyi pil ömrüyle tanınıyordu, bu sebeple beni pek şaşırtmadı.
Yeni MacBook hakkında daha fazla bilgi almak için buraya tıklayın.
Yeni TouchPad ile tık sesine son!
Klavyenin hemen altında yer alan ve Mac kullanıcılarına fare kullanmayı unutturan TouchPad de yenilenmiş. Force Touch adlı özellik, yeni MacBook Pro’larda da karşımıza çıkıyor. Yani tüm Mac dizüstü ailesinde var.
Değişimin ilk adımı; artık tıklama sesi yok. Tıklayabileceğiniz bir alan da yok. Yekpare bir yüzey, tıpkı dokunmatik cihazlardaki gibi bir tıklama gerektiriyor. Bunu yaptığınızda da ufak bir titreşimle size tıkladığınızı bildiriyor. İlk başta alışmak gerekiyor, ancak alışınca, tıpkı fareyi kaydırır gibi rahat bir devir sizin için başlıyor.
TouchPad, baskı hassasiyetine sahip, yani ne kadar bastırırsanız o kadar farklı bir hareket yapmış oluyorsunuz. Bunu uygulamalarda farklı amaçlarla kullanmak mümkün. Destekleyen yazılımlarda, atayacağınız ikincil özelliklerle kullanımı pratik hâle getirebilir.
Yeni MacBook hakkında daha fazla bilgi almak için buraya tıklayın.
